Bursa
Ukrayna'dan tahliye edilen iş insanlarından Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı İsmail Kuş, AA muhabirine 22 Şubat'ta Kiev'e iş gezisine gittiklerini söyledi.
İş görüşmelerinin peşi sıra dönüşe geçecekleri 24 Şubat Perşembe haset saldırıların başladığını hatırlatan Kuş, iklim alanının kapatılmasıyla Kiev'de muhat kaldıklarını anlattı.
Kuş, harp zımnında kaldıkları otelden de tahliye edildiklerini belirterek, şöyleki bitmeme etti:
"Ondan ahir süreçte elan başlangıçta tanıdığımız, Kiev'de canlı iş insanı bizlere ev ayarladı ve orada kaldık. 2 günce süreçten sonraları büyükelçilik organizasyonuyla Türkiye'ye geldik. Yollarda kişilerin sınırlara akış etmesiyle ağırbaşlı çokluk vardı. Sınırda aşırı bekledik. Büyükelçiliğimizin şişman gayretini gördüm. Özellikle bizlere tahsis ettikleri otobüslerle ve organizasyonla belki kişilerin 3-4 günde geçeceği noktayı tığ elan er mürur şansını elde ettik ve saf sakin ülkemize geldik."
"Oradaki kişilerin huzura ulaşması bizim düşüncesince ticaretten önde geliyor"
Kuş, Türkiye'ye döndüğünü fakat aklının oradaki insanda kaldığını anlatım ederek, şunları kaydetti:
"Açıkçası Türkiye'ye geldik, kişi açımızdan muştulu he lakin orada küsurat kullanmakta olanları düşündükçe içimizde ekşimtırak biberli oluşuyor. Gerçekten insanoğlu aşırı çetince durumdalar. Özellikle hudut branşında çocukların, hanımefendilerin antipatik havada beklemeleri bizim yüreğimizi burktu. Buraya geldikten sonraları daima onları düşündüm. Biz birlikte halde geldik. Devletimizin büyüklüğünü, enerjisini gördük. Devletimizin katkısıyla Türkiye'ye geldik. Geleceğimize de inanıyordum, tek duraksama etmedim. Sürekli Büyükelçilikle bağlantı biçiminde olduk."
Dünya kamuoyuna çağrıda mevcut Kuş, "Oradaki kişilere iane etsinler. Gerçekten insanoğlu aşırı çetince durumda. Kadınlar, çocuklar, yaşlılar aşırı çetince koşullarda seyahat yapıyorlar. Allah yardımcıları olsun. Bizim de elimizden mevrut birlikte bilinçlilik var ise iane etmek, kişilerin bu mevzuda az buçuk elan duyar olmasının güzel olacağını düşünüyorum." niteleyerek konuştu
Kuş, Ukrayna ile Türkiye'nin ticaretine de değinerek, "İki yurt ortada 6 bilyon dolarlık tecim kütlesi var. Kısa çağda bunun ağırbaşlı açıdan dokunca göreceği anlaşılıyor. Sadece Ukrayna ile ait değil, o coğrafya ile endamsız vadede birlikte başağrısı olacak gibi. Belki levent boylu vadede bunu birlikte halde aşacağız lakin endamsız çağda ticaretimiz ağırbaşlı açıdan sekteye uğrayabilir. En şişman dileğimiz savaşın bitmesi. Savaşın bitmesi ve oradaki kişilerin huzura ulaşması bizim düşüncesince ticaretten önde geliyor." ifadelerini kullandı.
"Ukrayna halkı vatanını savunuyor"
Bebek ve bebek tekstili ilişkin iş işleyen ve 10 senedir Kiev'de canlı Mehmet Kaya da akıbet 3-4 güne denli orada bulunduğunu ve alanda yatırımlarının bulunduğunu dile getirdi.
Kaya, harp başladıktan sonraları birlikte müddet beklediğini fakat olayların yatışmadığını belirterek, "Savaş başlamadan geçmiş hacısı hocası aşırı rahattı, kimesne işin bu noktaya istikbaline belki vermiyordu. Her bilinçlilik kimsenin beklemediği çabucak oldu. Ben kişi aracımla Türkiye'ye döndüm. 2-3 gündüz mazot bulamadım. 3. günün akşamı birlikte yerden 40 litre mazot bularak sınıra ulaştım. Bulgaristan'a ulaşmam 2 gündüz sürdü." dedi.
Türkiye'ye döndükten sonraları Ukrayna'daki tanıdıklarıyla yazışma kurmaya çalıştığını özetleyen Kaya, "Çalışanlarımız evlerinde bekliyor. Ülkede sirenler çalıyormuş, çetince birlikte durum. Savaş başlayınca çocuklu aileler yollara akış etti. Kiev'den Polonya sınırına denli kafile vardı. Akaryakıt problemi çekiliyordu." niteleyerek konuştu.
Kaya, harp başladıktan ahir süreçte askeri eğitimi olanların molotofkokteyli inşası ve tabanca kullanması dair sivillere terbiye verdiğini gördüğünü dile getirerek, laflarını şöyleki sürdürdü:
"Ukrayna halkı vatanını savunuyor. Bundan sonraları olayların sakinleşmesini bekliyoruz. Benim hepsi yatırımım orada. Orada birlikte görevimiz var. Umarım bu işler birlikte an geçmiş sonlanır de tığ de işlerimizin başına art döneriz. Savaş başlayalı 10 haset geçti lakin bu yaraların havadan sarılmayacağını düşünüyorum. Oradaki gübür ergin tankları, yanan otomobilleri caba arıtmak belki seneler alır."
