USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Trabzonlu gazinin göz yaşartan hayat hikayesi

Trabzonlu Güneydoğu gazisi Mustafa Akyüz, enteresan hayat hikayesi ile uyanıklık çekiyor. Katıldığı yıldırı operasyonunda mayına basan ve sol bacağını kaybeden Trabzonlu gazi Mustafa Akyüz, evinin çatısında duyarga onarım fail ustaya iane ederken ise, cazibe akımına kapılara

Trabzonlu gazinin göz yaşartan hayat hikayesi
19-11-2021 11:34

Trabzon'un Akçaabat ilçesinde canlı Mustafa Akyüz (51), 1991 senesinde yurtsal vazifesini gerçekleştirmek düşüncesince aralarında 1 yaş ayırt mevcut kardeşi ile baş başa askere gitti. Acemi donanmasında kardeşi ile Isparta'ya sakıt Akyüz, kardeşi ile ayrımsız yerde askeriye yapmanın çetin olacağını fikren apayrı borda bordaya donanması devrolmak istedi. Bu talebi bildirme edilen Akyüz kardeşlerin donanması değiştirildi.

Acemi birliğinin peşi esna içtima donanmasında gene Van'da buluşan Akyüz kardeşlerin eli uz donanmasındaki fariza bölgeleri ise Hakkari oldu. Mustafa Akyüz Şemdinli, kardeşi ise Yüksekova'da göreve başladı. Vatani görevlerini bütünleyen Akyüz kardeşler gene memleketi Trabzon'da döndü. Memleketinde borda bordaya müddet dekorasyon işi önleyen Mustafa Akyüz, askeriye vazifesini icra ettiği bölgedeki komutanı ile görüştükten sonraları bilirkişi çavuş adına orduya katılmaya değişmeyen verdi.

Ailesine İstanbul'a gezmeye gittiğini söyleyerek 1993 senesinde İstanbul'da sınava giren Akyüz, muvaffakiyet borda bordaya biçimde imtihanı geçtikten sonraları bilirkişi çavuş adına evvel fariza noktayı bulunan Mardin'e atandı. Akyüz, yıldırı bölgelerindeki operasyonlara katıldı.

Başarılı operasyonların peşi esna kardeşinin düğününe eklenmek düşüncesince müsaade vesikası onaylanan Akyüz, bu esnada ayrımsız birlikteki arkadaşının babasının hastaneye kaldırılmasıyla timde yaşanmış bulunan nakıs dolayısıyla memleketine gidemedi. İzin kağıdı cebinde bulunmasına karşın timdeki dostlarını bekâr bırakmayarak gene göreve çıkan Akyüz, çıyan yıldırı örgütü PKK'nın intikal güzergahını bloke etmek düşüncesince görevlendirildi. Operasyonda teröristlerin füze saldırısına uğrayan Akyüz ve arkadaşları bölgeden uzaklaşmaya çalıştı. Gece saatlerindeki saldırıda mevziden çıkan Akyüz, mayına bastı. Ağır gaileli borda bordaya biçimde askeri helikopter ile Şırnak Devlet Hastanesine kaldırılan Akyüz, şimdi sonraları Ankara'daki GATA'ya irsal edildi. Operasyonda mayına basan ve vurulan Mustafa Akyüz'ün hastanede otama gördüğünü öğrenen kardeşi ailesine salık vermeden Ankara'nın şeklini tuttu. GATA'ya mevrut Mustafa Akyüz'ün kardeşi doktordan bilgelik istedi. O devre Diyarbakır'da martir sakıt Mustafa Akyüz ile ad benzerliği yaşanmasıyla kardeşinin martir düştüğünü anlayarak memleketine gelişememiş döndü. Mustafa Akyüz'ün martir düştüğünü ailesine söyleyemeyen kardeşi 2 güneş sonraları mevrut borda bordaya telefon ile kardeşinin martir olmadığını, ad benzerliğini yaşandığını öğrendi. Sol bacağını kaybeden ve hastanede 40 güneş otama gördükten sonraları müstear ile taburcu edilen Mustafa Akyüz memleketi Trabzon'a gelişememiş döndü. Gazi unvanı düzlük Mustafa Akyüz gine kendisi kabil gazi bulunan Adanalı borda bordaya arkadaşının kardeşi Hasibe Akyüz (41) ile tanıştı. Hasibe Akyüz ile 1998 senesinde evren evine giren Mustafa Akyüz'ün borda bordaya müddet sonraları Almira (19) ve Ahmet (17) ismini koydukları evlatları dünyaya geldi.

Ustaya iane etmeye çalışırken...

Protez ile yaşamaya alışan Mustafa Akyüz, başıboş sistem yaparak geçimini sağlarken, 16 Kasım 2016 senesinde binadaki antenin noktayı değişince eli uz ile baş başa çatıya çıktı. Evine lamise kablosunu çekici ustaya iane fail Mustafa Akyüz, kablonun yalıtım hattına takılmasıyla yere yığıldı. Elektrik çarpmasıyla vücudu yanmaya süregelen Akyüz'e talih yapıtı apartmanın altındaki lokantada aşındırmak yiyici esenlik ekipleri dahil etti. Vücuduna giren yalıtım akımı dolayısıyla katışıksız bacağı ve sol koluna kaybeden Akyüz, 20 güneş süresince 7 kere cerrahi dahil oldu. Mayında sol bacağını, yalıtım akımında ise katışıksız bacağı ve sol kolunu kaybeden Akyüz tedavisinin peşi esna taburcu edildi. Eşi Hasibe'ye “benim halim arasında istersen sen gidebilirsin” diyen Mustafa Akyüz eşinin “Ben seni herhangi borda bordaya şeyinle bildirme ediyorum” demesiyle yaşama tutundu.

"Ailemden bilgisiz gene askerliğin şeklini tuttum"

Başından geçenleri özetleyen Mustafa Akyüz, sonlanmış askerliğinin peşi esna çırçıplak yaşama döndükten sonraları şartların onu gene askeriye şeklini açtığını belirterek, "Bize askerde söylemişlerdi doğrusu 'Terhis olmayın burada kalın' diyerek o devir bunu değerlendirmemiştik. Aklımda da iltihak fikri herhangi borda bordaya devir vardı. Çünkü askerliği baş döndürücü seviyordum. Aileme de borda bordaya obje demedim. Çünkü o devir yıldırı vakaları çoktu. Onlar bizar etmemek düşüncesince İstanbul'a gezmeye gidiyorum diyerek yola çıkarak İstanbul Tuzla'da Uzman Çavuşluk sınavına girdim ve kazandıktan sonraları kursa da orda bitmeme ettim. Bitirdikten sonraları da Mardin ilini istediğim düşüncesince bana ora çıktı” halinde konuştu.

"Araziye çıktığım evvel güneş benden arzusu kesmişlerdi"

Diyarbakır ve Mardin'de düzlük kurslarını gördükten sonraları esas fariza noktayı bulunan Mardin Midyat'a geldiğini dile getiren Akyüz, "Göreve girdiğim evvel günde harekât yaşadık. Tanımadığımız, dünkü tanımaya başladığımız borda bordaya alana gittik. Orda pusuya düştük. Timler şimdi güvenliği borda bordaya alana çekilmişti tığ ise 3 arkadaşımızla orada kaldık. Bir çağ teröristlerle savaş ettik. Geri incizap şansımızda yoktu. Çünkü herhangi borda bordaya yandan kurşun geliyordu. Hiç kimesne bizim oradan katışıksız çıkabileceğimizi düşünmemişti. Bizden arzusu kesmişlerdi fakat şimdi sonraları sakıncasız alanda bulunan timlerin gelmesiyle baş başa oradan çıktık. Makinalı ile taranan borda bordaya yerden katışıksız çıkacak şansı baş döndürücü aşkın cılız olur. Mermiler yanımdan geçiyor. Yere saplanıyor fakat öldürmeyen Allah öldürmüyor” ifadelerini kullandı.


"Mermiler bana hiçbir vurma etmedi fakat beklemediğim borda bordaya biçimde mayına bastım"

Komutanının kendisine, “Sen bedava ferah kurşun ile vurulacak borda bordaya eş değilsin” söylediğini vurgulayan Akyüz, “Siirt Bölgesinde Eruh tarafında Gabar Dağı dedikleri bölgedeydik. 3-4 güneş kaldık erkeğe çatışmalar oldu. Bu fariza sonrası ise personele müsaade verileceği söylendi. O harekât dönüşünde de ego yurt izni çekmek istedim. Orda elde edilmiş başarıdan ötürü borda bordaya nevi ihsanıhümayun gibiydi. O günlerde de rast ağabeyim de deri etme hazırlığı yapıyordu. İzin esnasında düğüne kalıp, gene fariza adına dönmenin planlarını yapıyordum. Operasyon dönüşü Midyat'a geldik. İzin kağıdım onaylandı. Şansımıza o esna rast borda bordaya bilirkişi arkadaşımın babası sekte geçirdi. Durumunun ciddi bulunduğu söylendi ve arkadaşımın elden gitmesi gerekiyordu. Ben izine çıkacaktım bu defa onun gideceği göreve adına tim az olmakta diyerek benim gitmem istendi. Gece çağ 9-10 sıralarından küçümseme komutanı 'kimin sırtına vuruyorsam göreve o çıkacak' şu demek olmakta ki devir yok. Sağ çıktığımız borda bordaya operasyonda üsteğmenimizin borda bordaya sözü vardı, ‘Sen bedava ferah kurşun ile vurulacak borda bordaya eş değilsin' demişti. Bizim tim şeb yıldırı unsurlarının içerisine yerleşti. Herhangi borda bordaya çatışmaya girmeden, günün açmasını bekledik. Gün açmasıyla baş başa 1 saatlik çatışmanın peşi esna şimdi evvela girilmeyen alana girerek orayı temizledik. Daha sonraları teröristlerin intikal güzergahını metres vazifesini üstlendik. Yukarıdan füze atıldı. Biz roketin atıldığını görüyoruz. Mevziye geldi fakat patlamadı. İkinci borda bordaya kere şimdi atıyor. Roket mevzie gelirken ego o tam oradan çıkıyordum ve çıkarken de ayağım mayına basıyorum. Bulunduğum arazi mayın tarlasıymış. Gece oraya yerleştiğimiz düşüncesince tarama yapamamıştık. İlk tedavim Şırnak'ta yapılıyor. Daha sonraları ise Ankara Gata'ya gönderildim” dedi.

"Kardeşim öldüm diyerek gelişememiş döndü"

Ankara GATA'ya geldikten sonraları eve salık verdiğini vurgulayan Akyüz, "Refakatçi adına ailemden birinin yanıma gelmesini istedim. O günkü koşullarda askere baş başa gittiğim biladerime salık veriyorlar. En makul bulunduğu düşüncesince onu yanıma gönderiyorlar. O geliyor ve dünkü yaralılarda geldiği düşüncesince hepsi sargıda bulunduğundan ötürü hepsi birbirine benziyordu. Ben ise cıncık kenarında yatıyorum ve beni görmüyor. O da gidiyor doktora soruyor Mustafa Akyüz diyerek borda bordaya yaralınız mevcut mı. Tesadüf o günde Diyarbakır Bölgesi'nde Jandarmada fariza önleyen Mustafa Akyüz isminde er martir olmuş. ad benzerliği bulunduğu düşüncesince doktorda abime , 'O martir oldu. Gerekli işlemleri yaptık memleketine gönderiyoruz' diyerek söylüyor. Bilader de ad benzerliğinden ötürü benim 'şehit' olduğumu fikren kafasında ego memlekete gidip te ne diyeceğim diyerek düşünüyor. O da biniyor otomobile Trabzon'a geliyor. Geliyor fakat arasında cenaze yok. Aileme de borda bordaya obje diyemiyor. Bir güneş sonraları ego gene arıyorum niçin gelmedi bilader diye, o da diyor ki ego geldim hakeza borda bordaya obje söylediler gelişememiş döndüm. Tekrar hastaneye geliyor. Ben gine odadayım. Yine gelip kapıdan bakıyor gine tanımıyor beni. Yanımda yatan dost ayraç edince beni tanıdı. 40 güneş yanımda kaldı tedavim için” ifadelerini kullandı.

"Herkes beklenmeyen oldu"

Hastanedeki tedavisinin peşi esna sol bacağına takılan müstear ile memleketine geldiğini kaydeden Akyüz, “Yaralarım kapandıktan sonraları müstear kadem dedikleri müstear taktılar. O devir ne işe yaradığını bilmiyorum. Onunla kalkıp yürüyeceğim söylediler. Bir spor ayakkabısı ve bot içerisine sünger falanca dolduruyorlar. Ayağıma bağlıyor. Bir nevi ayağı gizlenmiş ettik. Trabzon başlamak düşüncesince yola çıktım. Herkes burada merakla bekliyorlar. Otobüsten indim ve aşağı mahalle değnekleri elimde otomobilden indim. Herkes şokta bekledikleri kabil borda bordaya halim yok. Yaram baş döndürücü fakat elbiseyle kapatıyoruz. Eve geldik annem baktı ayağıma 'oğlum sende borda bordaya obje yok. Sapa-sağlamsın' dedi. Koltuğa uzanınca birtakım şeyleri o devir gördüler" diyerek konuştu.
Gazi ünvanı düzlük Mustafa Akyüz gine kendisi kabil gazi bulunan Adanalı borda bordaya arkadaşının kardeşi Hasibe Akyüz ile 1998 senesinde yaşamını birleştirdiğini belirterek borda bordaya müddet sonraları Almira ve Ahmet ismini verdikleri dü evlatları oldu.

Anten kablosu yüzünden katışıksız bacağını ve sol kolunu kaybetti

16 Kasım 2016 geçmişine gelindiğinde çatıdaki antenden evine kablo çekmeye çalışırken yalıtım akımına kapılarak katışıksız bacağını ve sol kolunu kaybettiğini dile getiren Akyüz, “Ev sahibi yapı yapılırken mevcud anteni kükremek çeşidinden art tarafa aldırıyor. Ev sahibi antenin yerini değişiyor ve bana salık yolluyor. Mustafa ,'Ben anteni adına taktırdım. Bir eli uz bul kablosunu da adına sen çektir' diyor. Bende güzel oruçlu adına bu işlerle uğraşan birine salık verdik. Gelen ustada, çatıda yegâne başına ara vermek istemedi. Yanında durmamı istedi. Böyle borda bordaya obje aklıma hiçbir gelmezdi. Hanım ısrarla bana 'çıkma' dedi. Ustanın kabloyu aşağıya akıllıca savurmasıyla baş başa kablo yalıtım hattına takılıyor. Ummadık biçimde lamise kablosu yalıtım kablolarında kalıyor. Çatıda çinkonun üstünde duruyordum. Bende o tam kablonun maada ucunu almada olduğum düşüncesince orda yalıtım beni çarpıyor. Sol kolumdan giriyor, maada ayağımda protezli bulunduğu düşüncesince patlatıp topuktan çıkamıyor dönüyor gene geliyor ve göğsümle baş başa katışıksız ayağımı patlatıyor. Patlamış borda bordaya darı gibiydi. Kimse dahil edemiyor. Olayı görüyorum fakat akım edemiyorum yalnızca içimden afsun ediyorum. Kolu-komşu bağırıyor fakat hiç kimseye karşılık veremiyorum. Aklımdan yalnızca afsun ediyorum yandığım düşüncesince inşallah birisi gelirde üzerime su dökmez zira yalıtım almış erkeğe su dökersen kömür eder. Komşumuz balkında borda bordaya şeyler arıyordu beni itfa etmek düşüncesince fakat Allah'tan eline su alıpta üzerime dökmedi. Sadece göz hareketimle yaşadığımı eşime muhtemelen etmeye çalıştım. Evin altında aşevi vardı. 112 kadrosu de orada hasbelkader aşındırmak yiyordu. İlk müdahaleyi onlar yaptı. Sonra hastaneye gittik ve 11 çağ ameliyatta kaldım. 20 günde 6-7 cerrahi dahil olduk minimum devam eden 3-4 çağ sürdü” diyerek konuştu.

“Dağda ölmedik gelip burada elektriğe çarpıldık”

20 güneş dip bakımda kaldığını vurgulayan Mustafa Akyüz, "Ben muahharen duyuyorum. Dışardan haberim yok. Burada öldüğümüzü, sela verildiğini, sin noktayı açtıklarını duydum. Öldü beklediler. 20 güneş böylelikle hekim geldi ve tehlikeyi atlattığımı söyledi. Ama sürecin bitmeme ettiğini belirtiler. Çünkü vücudumdaki yalıtım hâlâ çıkmamıştı. 40 güneş ilişkin vücudumdaki yalıtım gazi bulunan sol ayağımı yakıp çıkıyor. Deseler ki borda bordaya lamise kablosu borda bordaya insanoğlunun kaderini bu denli değiştirir mi, bu kadarını beklemezdim. Demek ki yaşamda herhangi borda bordaya obje oluyormuş. Dağda ölmedik gelip burada elektriğe çarpıldık" ifadelerini kullandı.

"Eşim herşeyim ile beni bildirme etti; o olmasaydı yaşama tutunamazdım”

Mustafa Akyüz, benzeri Hasibe Akyüz'ün herhangi borda bordaya şeyi ile kendisini bildirme ettiğini, onun yardımıyla yaşama tutunduğunu belirterek "Gazi olduk fakat yalıtım çarpmasından sonraları durumum şimdi ağırlaştı. O beni hakeza bildirme ettikten sonraları şimdi baş döndürücü yaşama tutundum. Kabul etmeseydi o günlerde ihtimal de dip bakımdan çıkamayabilirdim. Hayata tutunamazdım. Onun yardımıyla ego de bitmeme ettim" dedi.

Eşi Hasibe Akyüz: "Hiç borda bordaya devir nadim değilim"

Gazi Mustafa Akyüz'ün benzeri Hasibe Akyüz (41), yaşamlarının oldukça güzel gittiğini ve Mustafa ile baş başa olmaktan hiçbir borda bordaya devir nadim olmadığını belirterek, "Ben eşimi Gazi adına aldım. Çünkü benim ailemden de er var. Polis var. Hiç te nadim değilim. Evet ikinci borda bordaya ilçe yaşadık hiçbir beklemediğimiz çabucak ve zamanda. Karşımızda giden borda bordaya insanoğlu vardı 18 sene sonraları çabucak yürümeyen borda bordaya insanoğlu oldu. Evet güçlük oldu. İki adet çocuğumuz mevcut ve onlar içre güçlük oldu. İkinci kazası belkide benim kaderim. Böyle gömgök olsaydı ihtimal hakeza borda bordaya birimize ilişkin kalamayacaktık. Bir birimize kenetlendik. İyi günde ve biçimsiz günde diyerek lakırtı veriyoruz. Kötü günde görmek benim kitabıma sığmıyor. Kızımda, oğlumda sonuna denli babalarının indinde olacak” diyerek konuştu.

Ozan Köse-Gökmen Şahin
 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3699+65
2Fenerbahçe3693+61
3Trabzonspor3661+16
4Başakşehir FK3658+11
5Beşiktaş3655+6
6Kasımpaşa3652-4
7Alanyaspor3650+3
8Çaykur Rizespor3649-8
9Sivasspor3648-10
10Antalyaspor3645-6
11Adana Demirspor3644-2
12Samsunspor3642-8
13Kayserispor3641-12
14Konyaspor3640-11
15MKE Ankaragücü3639-4
16Gaziantep FK3638-10
17Fatih Karagümrük3637-3
18Hatayspor3637-9
19Pendikspor3636-30
20İstanbulspor3616-45
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Eski Günler