İstanbul
Türk politik tarihinde "postmodern darbe" adına vasıflandırılan ve maşer hafızasında koyu izler bırakan 28 Şubat 1997'deki Milli Güvenlik Kurulu toplantısının üstünden 25 sene geçti.
O fasıl ÖNDER İmam Hatipliler Derneği Başkanlığı vazifesini önleyen İbrahim Solmaz, "28 Şubat" denildiğinde aklına siyasilere müteveccih baskılar, başörtüsünün yasaklanması ve önder hatiplilerin katsayı mağduriyeti yaşaması kabil nice kıyın ve adalet gasbı geldiğini, kendisinin de hem cemiyet başkanı adına bununla birlikte iş insanı adına o fasıl ağırbaşlı güçlükler yaşadığını söyledi.
O çağda ÖNDER'in talimatlarla izleme dibine alındığına, baskınlara ve incelemelere verilen kaldığına ayraç fail Solmaz, devlete küs yahut yağı olmadıklarını fakat kendilerine kıygı yapanların yaptıklarını da tek devir unutamayacaklarını vurguladı.
"Öğrencileri ıkıl ıkıl otobüslere dolduruyorlardı"
Solmaz, bebek yaşlarındaki öğrencilerin meslek önlerinden ıkıl ıkıl alınarak on paralık bilmedikleri bölgelere bırakıldığı bazısı vakalara şahitlik ettiklerini belirterek, "Okul önlerindeki 12-13 yaşındaki öğrencilerimizi ıkıl ıkıl sabahları otobüslere enerjik güç yoluyla dolduruyorlardı. Eyüp'teki öğrenciyi alıp Küçükçekmece'de yolun ortasına bırakıyorlardı. Bu evlatların başına müşterek bilinçlilik gelse ne olacak, bunun sorumlusu kim?" niteleyerek konuştu.
AK Parti yasakları kaldırdı
AK Parti'nin iktidara geldiği evvel zamanlarda 28 Şubat'tan küsurat başörtüsü yasağı ve katsayı sorununu halletmek düşüncesince hız gösterdiğini fakat gelişigüzel defasında tümen kapatmakla gözdağı edildiğini hatırlatan Solmaz, şunları kaydetti:
"AK Parti evvel senesinde bu sorunu çözeceğini anlattı güçlükle önder hatiplerle ve başörtüsüyle ilişik konuşmuş olduğu gelişigüzel dizge tümen mantinota nedeni sayıldı. O nedenden dolayı o dönemki YÖK direndi, YÖK düzeldi Danıştay direndi, o düzeldi Anayasa Mahkemesi direndi, kısaca önüne ha bire bariyer çıkardılar. AK Parti ve Tayyip Bey bu yasakları 30 Mart 2012'de 4+4+4 ile ağız ağıza kaldırmış oldu. Kendilerine müteşekkiriz, kalben teşekkürname ediyoruz. Çünkü milletin o tarihte özgürlüğüne ve bağımsızlığına kavuştuğunu düşünüyoruz."
"Artık Viyana kapısına mektepli göndermiyoruz"
Solmaz, yasakların kaldırılmasıyla darülfünun düşüncesince Avrupa ülkelerine gitme durumunun da ortadan kalktığını dile getirerek, "Başörtülüler deminden gelişigüzel kademede, kamusal etraflı bölgelerde fariza yapabiliyor, başörtülü öğrenciler üniversiteye gidebiliyor. Artık Viyana kapısına mektepli göndermiyoruz. Burada rahat okuyabiliyorlar." dedi.
Katsayı ve başörtüsü yasağının kalkmasıyla önder dil cambazı okullarının sakıt mektepli sayısının esasen yükseldiğini aktaran Solmaz, "İmam hatiplerin mutedil kısımları kapatılmış olduğu düşüncesince mektepli sayımız 69 bine derece düşmüştü. 30 Mart 2012'de önümüzün açılmasıyla bu arada mektepli sayımız şu anda 1,5 milyonu bulmuş durumda. Okul sayımız da doğrudan elden 6 binleri bulmuş durumda. Hak yerini buldu, bunun müşterek inayet bulunduğunu düşünmüyoruz, bu hakkın iadesidir." biçiminde konuştu.
