Ankara
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, yıldırı örgütü PKK/YPG destekçilerinin provokasyonlarına ilişkin, "İsveç makamlarına da ortak kat değişik davet cihazı yapıyoruz: Derhal, gecikmeksizin bu yıldırı örgütü mensuplarına gönül rahatlığı lüzumlu adımları atın ve bizim bu aşamada sonuç evre konkre ortak halde dile getirdiğimiz talepleri hesabına getirin." dedi.
İletişim Başkanı Altun'tan PKK/YPG destekçilerinin İsveç'teki provokasyonlarına bağlı açıklamaAltun, telefonla bağlandığı TRT Haber yayınında Stockholm'de zamanı şehremaneti binası uğrunda birleşen ortak kol yıldırı örgütü PKK/YPG destekçisinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a müşebbeh ortak kuklayı, yapının önündeki direğe asmasına aksülamel gösterdi.
Terör örgütü PKK/YPG destekçilerinin gerçekleştirdikleri murdar eylemi en kaba halde kınadıklarını tamlayan Altun, "İsveç makamlarına da ortak kat değişik davet cihazı yapıyoruz: Derhal, gecikmeksizin bu yıldırı örgütü mensuplarına gönül rahatlığı lüzumlu adımları atın ve bizim bu aşamada sonuç evre konkre ortak halde dile getirdiğimiz talepleri hesabına getirin." sanarak konuştu.
Türkiye'nin baş döndürücü levent boylu ortak süreden buyana DOĞRU ortak savaşım verdiğini ve baş döndürücü ayrımlı kaynaklardan mevrut yıldırı örgütlerine gönül rahatlığı savaşım yürüttüğünü kail Altun, şöyleki bitmeme etti:
"Bu mücadeleyi verirken ortak yandan millî ortak savaşım veriyoruz ortak yandan da sosyal huzurumuz, barışımız düşüncesince savaşım verirken diyalekt huzurumuz ve bölgemizin barışı süresince bu mücadeleyi veriyoruz. Bütün bunlarla beraberce toptan terörizme gönül rahatlığı da savaşım veriyoruz. Bu yönüyle de Cumhurbaşkanı'mızın liderliğinde asal bakımından sonuç 20 senedir çalışan ortak halde yürüttüğümüz terörle mücadelemiz, toptan barışa fariza fail ortak gelişim şekilde kendisini gösteriyor. Türkiye bu süreçte baş döndürücü gülmeyen bedeller ödeyip, baş döndürücü gülmeyen ortak savaşım verirken bu aşamada Cumhurbaşkanı'mızın yüz sefer dillendirdiği kabilinden müttefiklerinden, Batılı devletler özellikle edinmek az daha kendileriyle arkadaş olduğumuzu düşündüğümüz aktörlerden dayanaklık etmek arzu ediyoruz. Aramızdaki ittifakın ve hukukun gereği şekilde teröre gönül rahatlığı bizlerden yana büyüklenme almalarını bekliyoruz. Fakat ne efsus ki uzun uzun ortak süredir görüyoruz ki Batılı ülkeler, Avrupalı devletler yıldırı bahis konusu olduğunda, teröre gönül rahatlığı zat müttefiklerini beslemek yerine, Türkiye'yi beslemek hesabına yıldırı örgütlerini dulda etmeyi yeğleme ediyorlar. Terör örgütlerini dulda ederek asal bakımından zat sosyal barışlarına ve toptan barışa da hainlik ediyorlar."
Fahrettin Altun, bu safiha ortadayken Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Kendi göbeğimizi kendimiz keseriz ve terörü kaynağında kuruturuz." niteleyerek dört başı mamur engellemelere karşın çabucak sınırlar süresince değil, sınırlar dışındaki yıldırı faaliyetlerini de sonlandırmaya çevrilmiş baş döndürücü koyu ortak savaşım başlattığını kaydetti.
"Terörizmle, yıldırı örgütleriyle verdiğimiz mücadeleye dayanaklık etmek verin"
Türkiye'nin 2016'dan sonraları verdiği koyu mücadeleyle beraberce yıldırı örgütlerine baş döndürücü ağırbaşlı darbeler indirildiğini vurgulayan Altun, yıldırı örgütlerinin bu açıdan bölgede etkinliklerini yitirdiğini, baş döndürücü tekaüt halde bulunduğunu ve tedricen tesirini yitirecek bir vaziyete geldiğini belirtti.
İsveç Hükümeti'yle türlü görüşmeler yapıldığını anımsatan Altun, şöyleki konuştu:
"Bu süreçler bünyesinde NATO üyelik tartışmaları başlamadan evvela de nice Avrupa devletiyle, hükümetiyle yaptığımız kabilinden 'Kendi topraklarınızdaki yıldırı faaliyetlerine sonuç verin. FETÖ'yle PKK'yla bulunan ilişkinizi sonlandırın.' çağrısında bulunduk. Son zamanlarda İsveç'in NATO'ya üyeliği bahis konusu olmaya başladığında bu aşamada ağız dalaşı öne çıktığında tığ ortak el hâlâ bu noktadaki taleplerimizi yineledik. Ve dedik ki 'Siz yıldırı örgütlerini bu halde dulda ettiğiniz müddetçe bizimle NATO'da anlaşma bünyesinde olamazsınız. Eğer NATO'da bizimle DOĞRU açıdan ortak anlaşma süresince olacaksanız o devir bizim terörizmle, yıldırı örgütleriyle verdiğimiz mücadeleye dayanaklık etmek verin.' dedik. Ve bu aşamada baş döndürücü kupkuru ortak halde tavrımızı ortaya koyduk. Cumhurbaşkanı'mız baş döndürücü kupkuru şekilde bunu hem muhataplarına uygun anlatım etti hem arsıulusal platformlarda arsıulusal kamuoylarının gözü uğrunda anlatım etti. Ve ne oldu? Günün böylecene ortak üçgen doruk gerçekleşti ve zirvede o zamanın İsveç Hükümeti bariz ve kupkuru taahhütlerde bulundu. Bu açık, kupkuru taahhütler orada kayda geçti."
"Teröristlerin Türkiye'ye iadesi taahhüdünüzü hesabına getirin"
Israrla Madrid'deki NATO Zirvesi'ndeki kaydı asal aldıklarını vurgulayan Fahrettin Altun, "Bu sebeple ortak el hâlâ bugünkü bu biçimsiz safiha daha sonra gine altını çizerek vurguluyoruz, yıldırı örgütleri en evvela size alan okuyorlar. Terör örgütleri karşısında ya acizsiniz ve ya yıldırı örgütlerine siz bu sektörü açıyorsunuz. Bizim hâlâ ayrımlı ortak obje tefekkür imkanımız bahis konusu değil. Bu sebeple ısrarla ortak el hâlâ 'Teröristlerin Türkiye'ye iadesi taahhüdünüzü hesabına getirin.' diyoruz. Israrla bu yıldırı örgütlerinin topraklarınızda çalışkanlık göstermesine bariyer olun.' diyoruz." ifadesini kullandı.
Avrupa'nın yıldırı örgütlerini dulda çabasının, Türkiye'nin Avrupa ülkelerine sağlayacağı stratejik, jeopolitik, nüfus bilimsel imkanlardan yoksun olmalarını yanı sıra getirdiğini vurgulayan Altun, "Eski Türkiye düşüncesince bunu hücre alabilirlerdi ancak bu toy Türkiye düşüncesince bunu hücre alamazlar. Hele bu toptan kargaşa çağlarında bunu delik önüne alamazlar." dedi.
Küresel kapalılık zamanının faturasını en baş döndürücü Avrupa'nın ödediğini tamlayan Altun, "Avrupa bugün bakımından arsıulusal siyasette, toptan siyasette dünya malı gösteremiyor. Türkiye'nin bu aşamada varlığı, diyalekt kuvvet olarak, toptan ortak aktör şekilde Türkiye'nin varlığı, erke meselesi ve besin krizi özellikle edinmek az daha nice noktada oynadığı toptan üstünlük Avrupa düşüncesince de ortak imkandır. Fakat görüyoruz ki Avrupalılar, müttefiklerimiz ağız ağıza önceki alışkanlıklarla 'eski Türkiye'yi gene gözlerinin önüne getirerek ortak ekipman ehven yöntemlerle türlü yıldırı örgütlerini dulda ederek Türkiye'yi tasarım edebileceklerini varsayıyorlar." ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın liderliğinde Türkiye'nin alelacayip ortak noktaya geldiğini anlatım fail Altun, şunları kaydetti:
"Bu Türkiye, hakeza uzaktan, bazı neymiş yapılarla, yıldırı örgütleriyle tasarım edilebilecek ortak Türkiye değil. Bu Türkiye, duraç koyan ortak Türkiye. Bu Türkiye. çabucak muvazene adası bulunan değil, bire ortak sürede istikrarlaştırıcı ortak kuvvet bulunan ortak Türkiye. Bugün bölgenin ve toptan alanın en ortak tomar başağrısı çektiği, Rusya-Ukrayna Savaşı'nın baş müzakerecisi konumundaki ortak Türkiye. Bu noktada da bu pozisyonumuzu herhangi ortak ne olursa olsun korumaya bitmeme edeceğiz. Küresel terörizmle mücadeleye bitmeme edeceğiz. Terörü kaynağında kurutmaya bitmeme edeceğiz.
Bugünkü yaşanmış bulunan bu biçimsiz saldırıyı durumunda en akıllıca halde cevaplıyoruz. Terör örgütlerini kaynağında kuvvetsiz bir vaziyete getirerek bunun yanıtını veriyoruz. Fakat İsveç Hükümeti'nin de hemen bu eyleme yanıt vermesi gerekiyor. Gerçekten uydurma değil çalışmalar istiyoruz. Madrid'de, üçgen muhtırada maruz sözlerin yaşama geçmesini bekliyoruz. Bizim pozisyonumuz budur. Bu noktada hakkıyla diyalogla ve müzakereyle proses çekmek istiyoruz. Bu mevzuda baş döndürücü kupkuru ortak yaklaşımımız var."
"Bir an evvela harekete geçin ve DOĞRU açıdan ortak aşama attığınızı görebilelim"
İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billström'ün bahis konusu eylemin, biçimsiz ortak gelişim bulunduğunu vurguladığını hatırlatan Altun, "Ben de onun üstünde namına yanıt yazdım, 'O devir ortak an evvela harekete geçin ve sizin DOĞRU açıdan ortak aşama attığınızı görebilelim.' dedim. Türkiye bu aşamada baş döndürücü kupkuru ortak konuma sahip. Gerek sahada ister masada en bariz en kupkuru halde akıntı fail ortak etken konumunda. Sayın Cumhurbaşkanımız muhataplarına ne söylüyorsa arsıulusal bölgede da bunu bariz ve kupkuru ortak halde dillendiriyor. O noktada tek aktör, bizlere ayrımlı ortak halde ortak cevapla gelemez. O sebeple durduğumuz toprak de verdiğimiz savaşım de değerlidir. Ve bu mücadeleyi vermeye, durduğumuz yerde durmaya bitmeme edeceğiz." değerlendirmesini yaptı.
Türkiye'nin Madrid'de imzalanan muhtırada maruz taahhütlerin karşılanması beklentisi bulunduğunu, defans sanayisi noktasında duyurulmayan ve bariz ortak saf yaptırımların kaldırılmasına müteveccih atılmış adımları müspet karşıladıklarını tamlayan Altun, FETÖ ve PKK yıldırı örgütü personellerinin Türkiye'ye iadesi dair konkre adımların yaşama geçirilmesini istedi.
İsveç makamlarının buna bağlı kanuncu düzenlemelerinin olmadığı yönündeki açıklamaları hatırlatılan Altun, dü politik iradenin ortak masa çevresinde uyuşma metni imzaladığına ayraç etti.
Altun, "Bu uyuşma metnine imza atarlarken 'Bizim bunu gerçekleştirmeye irademiz yetmez.' kabilinden ortak kayıtları yok. Bu noktada bizim de bu sebepten dolayı konkre ortak beklentimiz var. Meseleyi çabucak İsveç'in NATO üyeliği meselesiyle ilişik şekilde konuşmuyoruz. Bugünkü bu gelişim Avrupa'nın başka ortak şehrinde de olabilirdi, onlara da baş döndürücü kupkuru ortak halde bire ortak yanıtı verirdik. Onları da bu aşamada kaba ortak halde kınardık ve pozisyonumuzu alırdık. Dolayısıyla İsveç'in NATO üyeliğiyle ilişik tartışmada tığ bire ortak noktadayız. Somut aşama bekliyoruz." sanarak konuştu.
"Terör örgütünün bu eyleminin İsveç'in NATO üyelik periyodunu de baltalama ika girişimi bulunduğunu düşünücü müsünüz?" sorusunu yanıt veren Altun, "Bunun yanıtını vermesi müstelzim herhangi ortak şeyden evvela İsveç Hükümeti. O sebepten dolayı ego 'Kendilerine müteveccih ortak alan okumadır.' dedim. Bunu yapanlar 'İsveç'in NATO'ya girmesini istemiyoruz.' diyorlar. Fakat bizim muhatabımız onlar değil. Bizim muhatabımız İsveç Hükümeti. Dolayısıyla onun bu soruya yanıt vermesi gerekir." ifadelerini kullandı.
Altun, Avrupa ülkelerinin bariz ve kupkuru ortak halde teröre gönül rahatlığı barıştan huzurdan yana büyüklenme alması gerektiğini, bu konudaki konumu kupkuru bulunan Türkiye'nin muhataplarından şeffaflık, adalet ve huluskârlık beklediğini dile getirdi.
