Ankara
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca Selçuklu Kongre Merkezinde düzenlenen, bilimden enerjiye, sanayiden ekolojiye genişliğinde sağlam aşkın bölgede diyar değişikliğinin etkilerinin konuşulmuş bulunduğu İklim Şurası bugün sona eriyor.
Komisyonun Sera Gazı Azaltım ve Yerel Yönetimler Komisyonu üyesi Prof. Dr. Aydın, AA muhabirine diyar değişikliğinin erke sektörüne icra ettiği etkiye bağlı açıklamada, komite çalışmalarının önceki devre içi toplantılar, peşi sıra beniz yüze yapıldığını, buradan çıkma sonuçların İklim Kanunu'na ehemmiyetli ulama sağlayacağını söyledi.
Aydın, "İklim değişikliği maatteessüf bundan sonradan diyar krizine dönüşmüş vaziyette. İklim krizinden doğurmak düşüncesince atmosfere salınan sera gazlarının azaltılması gerekiyor. İklim böylelikle şimdi aheste değişecek, çünkü değişikliğin hızı aşkın önemli. İklim çabuk değiştiğinde sel, susuzluk kademe baş döndürücü diyar vakaları sık sık görülecek ve ekosistemi, ekonomiyi ve özetle hepsi enerjik yaşamı içten etkileniyor olacak. Bunu sera gazı azaltımıyla önleyeceğiz." niteleyerek konuştu.
Sanayi devrimi öncesine gereğince sıcaklığın sayı farkı 1,2 adım arttığını, dünyanın edepli ortak balans üstünde kurulduğunu aktaran Aydın, bu dengedeki aşkın ıvır zıvır ortak sapmanın küre düşüncesince aşkın menfi yıkmacı vakalara etken bulunduğunu söyledi.
Prof. Dr. Levent Aydın, "Sera gazları azaltımı aldığı kadar yapılmadığında diyar değişikliklerinin etkilerinin menfi etkileriyle başa büyümek ve bu değişikliğin etkilerini azaltabilmek düşüncesince diyar değişikliğine erinç uzlaşma eylemlerimizin olması gerekiyor. Azaltım ile uzlaşma gelişim politikalarını koordine namına önceki Şura'da ve sonradan da İklim Kanunu'nda toprak ilişki biçimde alıştırmak düşüncesince çalışıyoruz." ifadesini kullandı.
Sera gazı azaltımında öne çıkan bu sektörün erke bulunduğunu kaydeden Aydın, erke sektöründeki yalıtım istihsal ve konveksiyon ile arsa yağı arıtımevi kademe eleştiri tesislerin diyar değişikliğinden etkilenmemesi gerektiğine ayraç fail Aydın, şunları kaydetti:
"Son yaşadığımız Isparta'daki görüngü buna açıkça örnek. Yoğun kar yağışının ve diyar sıcaklıklarının düşmesi sonrası ildeki yalıtım şebekelerinde arızaların meydana gelmesi ve baş döndürücü buzlanmayla kopan konveksiyon çizgileri dolayısıyla ilin 2 devir elektriksiz kalması... Burada şu hakikatı uyarmak gerekir. Sera gazlarını azaltmanın diyar yararları küreseldir, fakat maatteessüf maliyetleri ve taraf yararları domestik namına ortaya çıkmakta şu demek oluyor ki biberli düşmüş bulunduğu noktayı yakmakta. Lokal veya domestik bulunan bu tesirleri millî ve arsıulusal mal kaynaklarıyla desteklenen uzlaşma gelişim projeleriyle kaldırılmış etmeliyiz."
"Avrupa, çekirdeksel enerjiyi yenilenebilir erke kapsamına almaya çalışıyor"
İklim değişikliğinin ekonomideki etkilerinden birinin de arsa yağı ve saf gaz ile besin fiyatlarının artışıyla görüldüğünü vurgulayan Aydın, erke ve yalıtım dalında kömürün payının aşkın faziletkâr olduğunu, salınımın da üçte birinin kömürden ve ceninisakıt birinci sınıf linyitten kaynaklandığını anlattı.
Bunun düşüncesince kömürden imal edilen emisyonun seçenek kaynaklara önem vererek azaltabileceğini vurgulayan Prof. Aydın, şu biçimde bitmeme etti:
"Fosil yakıtları tükettiğiniz devir havaya, toprağa dokunca veriyorsunuz. Yenilenebilir erke de ise bu cins haricî maliyetler aşkın az bulunduğu düşüncesince esasen aşkın şimdi ucuz. Yenilenebilir kaynaklar kömür ve saf gazla imal edilen elektriğin maliyetinin dibine düştüğünde tutum de teşviksiz ve desteklenmemiş yolda yürüyecektir. Ama bu geçişi yakalamamız devir alacak.
Gelecekte, yenilebilir erke kaynaklarından ihtiyacımız bulunan elektriği durumunda üretip durumunda tüketmeye başladığımızda kilometrelerce uzanan konveksiyon ve üleştirme hatlarına ihtiyacımız olmayabilir. Türkiye'nin ehil bulunduğu yel ve şems potansiyeli ve bu potansiyeli elektriğe muhavvil santrallerin evcil ekipmanlarla yapılması ekonominin enerjiden mevrut aut şoklara erinç aşkın şimdi dayanabilen olmasını sağlayacak."
