Erzurum
Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'ta meydana mevrut 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremlerden etkilenen Adıyamanlı vatandaşlar, ülkenin ciharıyek yanı sıra ayrışık kurumların diyar ve misafirhaneleri ile yakınlarının yanı sıra konaklıyor.
Depremlerde Besni ilçesindeki evleri kullanılamaz bir duruma mevrut dirim bilimi öğretmeni Sait Kaya da benzeri ve üç çocuğuyla depremzedelerin konakladığı Erzurum Hizmetiçi Eğitim Enstitüsüne geldi.
Kaya, "Mesleki Eğitim'de Yeni Yaklaşımlar" mevzulu iptidai günce terbiye semineri düşüncesince 2013 senesinde konakladığı enstitüde, demincek benzeri ve 3 çocuğuyla depremin izlerini unutmaya çalışıyor.
Depremzede dirim bilimi öğretmeni Kaya, AA muhabirine, Adıyaman'ın Besni ilçesindeki Anadolu İmam Hatip Lisesinde fariza yaptığını söyledi.
"Erzurum'da nice anımız geçti"
Üniversite eğitimini 1996-2000 yıllarında Erzurum Mustafa Kemal Atatürk Üniversitesi Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi'nde aldığını anlatım fail Kaya, şunları kaydetti:
"6 Şubat depremlerinde Adıyaman'da evlerimiz yıkıldı. Neredeyse Adıyaman şehri ağız ağıza yıkıldı gibi. Allah ortak hâlâ devletimize milletimize hakeza felaketler yaşatmasın. Erzurum'da nice anımız geçti. Daha geçmiş de 2013 senesinde Besni ilçesindeki Kız Meslek Lisesinde dirim bilimi öğretmenliği ve başöğretmen yardımcılığı yaparken Erzurum Hizmetiçi Eğitim Enstitüsüne 'Mesleki Eğitim'de Yeni Yaklaşımlar' mevzulu iptidai günce ortak terbiye seminerine gelmiştim. O devir da gine dobra arkadaşlıklar kurmuştuk. Güzel hatırat biriktirmiştik. Kaderde bu depremi hayatta olmak da varmış. Depremden sonradan gine yolumuz burasıyla kesişti."
Kaya, Erzurumluların depremzedeleri bağırlarına bastığını belirterek, şehirde on paralık yabancılık çekmediklerini dile getirdi.
Enstitüdeki görevlilerin kendilerine değme mevzuda araştırma görevlisi olduklarını ve zat konutlarını aratmayan ortak ortamda konaklama olanağı bulduklarını özetleyen Kaya, "Gerek darülfünun eğitimi zamanındaki, gerekse ihtimam içi terbiye düşüncesince geldiğimiz iptidai günce süreçte dobra hatırat biriktirmiştik. Ama hakeza 6 Şubat kadar ortak afeti hayatta olmak aklımızın ucundan fark geçmiyordu. Büyük ortak felaketten sonradan ailemizle buraya gelip bu ortamı yaşamak, buradaki bilinen arkadaşları baştan kıymetlendirmek kader oldu. Demek ki kaderimizde bu da varmış. Allah'ın takdiri." sanarak konuştu.
