Türkiye'yi kanun boğan depremlerden en baş döndürücü çıban düzlük Hatay'dan geriye hem geçinme yeniden dönüşler bununla müşterek acı hikayeler kaldı. Antakya ilçesi Cebrail Mahallesi'nde mevcut 4 bükülmüş yanında yapı depremle 2 kıvrım dibe çökerek, kısaca 2 mt. de kaydı. Binanın yanında numara katındaki dairede canlı Kalkan ailesinden ana Hatice yıkılma anında, ata Yılmaz ve evlatlarından 14 yaşındaki Abdullah Gani kurtarıldıktan yanında müddet sonradan hastanede yaşamını kaybetti. Aileden 12 yaşındaki Muhammet komşuların desteğiyle babaanne ise Mersin'den mevrut takımlar kabilinden dertli kendisine kurtarılırken, 20 yaşındaki darülfünun talebesi Ümmühan Nur'u ise çıkıştaki polat bap korudu. İzcilik Federasyonu il mümessili bulunan babasından almış bulunduğu eğitimler yardımıyla serinkanlı bulunan ve oradan kurtulup komşularının bulunduğu ser boşluğuna sabık Ümmühan Nur onlarla baş başa fevk çıkarak 2 kıvrım seviyesine sakıt 4'üncü kattaki daireye girdi. Burada Ümmühan Nur ve komşuları engel ile çarşaftan meydana getirilen halatla aşağılık inerek kurtuldu.
"Çelik bap hayat üçgeni oldu"
Deprem acilen yatağın sallanması ile uyandığını tamlayan Ümmühan Nur Kalkan, "Kitaplığıma baktım çök fak tutun yaptım. Baktım ki hareket durmayacak koridora çıktım. Kardeşlerim o an evden çıkıyordu. Ben de birlik depar belgesi kapısına vardım, yerden hareket ikinci kere alevlenmiş vurdu. O an yapı üstümüze çöktü. Beni polat bap korudu, hayat üçgeni oldu" dedi.
"Perde ve çarşaflardan halat yaptılar oradan indik"
Bina üstlerine düştükten sonradan komşularına 'sakin olun' söylediğini dile getiren Kalkan, "Sessiz olun, ürkü yapmayın bekleyin dedim. Depremin durduğunu anlar anlamaz o molozların arasından kendimi kurtardım. Sonra kardeşim Gani seslendi bana 'ben buradayım üstüme moloz düştü kalkamıyorum' diye. 'Tamam seni de çıkaracağız, rahat ol' dedim. Herkesi sakinleştirdim apartman boşluğuna çıktık kılıç orada dümdar sarsıntılar oldu. Onların bitmesini bekledik biz. Onlar bittikten sonradan da komşularla fevk kata çıktık. Açık bulunan yanında daireden perdelerle çarşaflarla halat yaptılar. Oradan aşağılık indiler, kılıç de oradan sallanarak aşağılık indik" sanarak konuştu.
"Annem, babam ve kardeşim martir oldu"
Aşağıdayken yeniden kardeşine 'seni de kurtaracağız oradan' sanarak seslenmeye bitmeme ettiğini aktaran Kalkan, "En ıvır zıvır kardeşim enkazdan çıkmıştı. Onu komşumuz buldu getirmiştir bize. Aradan 3-4 vakit sonradan da ortanca kardeşim Gani'yi getirdiler ayakları tutmuyordu. Bilinci açıktı benle konuştu. Hastaneye gittik. Hastane dirilik pazarı doğrusu yanında pestil gidiyor yanında pestil geliyor. Orada Gani'yi arama ettirdim kalbi durdu. Kalp masajı yapmış olup acile gönderme ettiler. Hastanede derin bakıma gönderme edildi. Yoğun bakımda entübe oldu. Sonra şvester uyandı 'gelip konuşabilirsin' dedi. Gittim yanına 'kapının önündeyim seni bekliyorum' dedim. Orada yanında lafız anlattı anlamadım. Sanırım veda etti. Sonra 6-7 kabil uyudum hemşireler uyandırdı, kardeşimin ölüm ettiğini söylediler. Görmek istiyor musun dediler 'hayır yaşarken anımsamak istiyorum' dedim" sanarak konuştu.
Depremde kardeşinin yanı esna anası ve babasını kaybettiğini aktaran Kalkan, "En ıvır zıvır kardeşim ile ego sağım. Kaybettim dediysem martir oldular, görüyorlar, dinliyorlar. Şehitler ölmez" niteleyerek laflarını tamamladı.
Halil İbrahim Varlı-Hüseyin Yıldız
