USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkçemizi arkalamak düşüncesince verdiğimiz mücadele, esasında ortak ulusal mücadeledir

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dilini yaşatamayan müşterek milletin uğrunda böylecene fideist müdahale benliğini meydana getiren değerlerini birer birer kaybederek bulunmayan olmasının mübrem bulunduğunu belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Türkçemizi arkalamak düşüncesince verdiğimiz mücadele, esasında ortak ulusal mücadeledir
27-01-2022 22:53

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde planlı Yunus Emre Yılı Görsel ve İşitsel Medyada Doğru Türkçe Kullanımı mükafat Töreni'nde meydana getirdiği konuşmada, vefatının 700'üncü yılı münasebetiyle 2021'i Yunus Emre ve Türk Dili Yılı adına duyuru ettiklerini hatırlattı.

Bu kapsamda medyada Türkçenin akilane kullanımını isteklendirme kılmak düşüncesince planlı rütbe töreni vesilesiyle birlikte arada olmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Erdoğan, arı, duru, arı sili Türkçenin mümessili Yunus Emre'yi gündeme getirdikleri düşüncesince Radyo Televizyon Üst Kurulu, Türk Dil Kurumu ve Yunus Emre Enstitüsü yönetimlerine teşekkürname etti.

Tevfik İleri'nin gençlerle meydana getirdiği birlikte sohbette "Kahramanlık nedir?" sorusuna verdiği cevabı hatırlatan Erdoğan, şöyleki konuştu:

"Yunus Emre ömrü süresince ihtimal de tabanca bile kuşanmadı, Karacaoğlan ömrü süresince ihtimal de tek sumsuk bile sıkmadı, ihtimal de hiç kimseye fiske bile vurmadı. Sadece elindeki mızrap ile sazının telleri üstünde gezinip durdu. Hacı Bayram Veli de öyle, Hazreti Mevlana da anca ancak ego burada tez ediyorum ki Yunus da Karacaoğlan da Hacı Bayram da Hazreti Mevlana da bizim şişman kahramanlarımızdandır. Siz birlikte harp sırasında meydanlara birlikte Köroğlu ruhuyla koşup çarpışacağınızı, canınızı ve kanınızı dökeceğinizi söylüyorsunuz. Bundan tek şüphem yok. Ben de sulh zamanlarında sizin Yunus gibi, Karacaoğlan gibi, Hacı Bayram kabilinden Hazreti Mevlana kabilinden kahramanlardan olmanızı, onları baş döndürücü elleme okumanızı, ilimden irfandan kopmamanızı istiyorum. Bugün burada bizi birlikte araya getiren ömrü süresince yüreğinden süzülüp mevrut laflarından başka silahı sıfır Yunus Emre'nin asırları aşıp mevrut ve tamamı canlılığıyla canlı kahramanlığıdır. Esasen bu gerçeklik dünyanın herhangi birlikte durumunda aynıdır."

"Hep önceki tat alma organı diyoruz"

Necip Fazıl Kısakürek'in "Bir milletin edebiyatı olmadan o kavim de bulunmayan demektir." laflarını hatırlatan Erdoğan, ünlü birlikte Fransız yazarın ise milleti "Edebiyatı bulunan topluluk" ifadesiyle tanımladığını anlattı.

Edebiyatın önemini vurgulayan Erdoğan, "Terör hemen şahısların canına, malına, özgürlüğüne kast etmekle olmaz. Milletlerin varlığının ve devamlılığının teminatı olan, dilini, edebiyatını, kültürünü duman kılmak da birlikte cins terördür. Türkiye maatteessüf herhangi birlikte dü teröre çabucak maruz kalmıştır. Dilini yaşatamayan birlikte milletin, uğrunda böylelikle fideist müdahale benliğini meydana getiren değerlerini birer birer kaybederek bulunmayan olması kaçınılmazdır. Bunun düşüncesince daim önceki tat alma organı diyoruz. Türkçemizi yaşatmadan milletimizin istikbaline korkusuzca bakamayız." sanarak konuştu.

Medyanın, Türk dilinin korunmasının ve akilane halde acemi nesillere aktarılmasının da anne mecrası bulunduğunu vurgulayan Erdoğan, "Medyada akilane Türkçe kullanması ile dayalı hassasiyeti baş döndürücü durumunda görüyor, bu mevzuda alın teri dökenlere şükranlarımı sunuyorum." ifadelerini kullandı.

Erdoğan, insanoğlunun ruhi faaliyetlerinin mahsulü adına benimseme edilen dilin, adamlık zamanı denli kırkyıllık birlikte maziye erbap bulunduğunu belirterek, İslam özellikle iktisap kılmak az daha halis muhlis hafriyat dinlerin, dilin kişiye mualla doğurucu çeşidinden öğretildiğini bildirdiğini aktardı.

Rahman suresinde Allah'ın kişiye "düşünmeyi ve konuşmayı", Bakara suresinde de Hazreti Adem'e halis muhlis varlıkların isimlerini öğrettiğinin buyurulduğunu özetleyen Erdoğan, şöyleki bitmeme etti:

"Hazreti Adem ile Hazreti Havva validemizden buyana insan yeryüzüne dağılmış, giderek değişik kavimler, değişik diller, değişik kültürler ortaya çıkmıştır. Bugün evren üstünde konuşulan 3 binden birlikte tomar tat alma organı bulunduğu biliniyor. Bize sakıt fariza bunların tamamını birlikte ağacın kolları, dalları, yaprakları adına görüp insanlığın kuma hazinesi gelişim etmektir. Farklı lisanlar bizi birbirimizden ayıran değil, insanlığı buluşturan, tanıştıran, kaynaştıran vasıtalardır. Elbette herhangi birlikte tat alma organı öz süresince estetikle örgülü birlikte şiirdir adeta. Hiç işkilsiz öz dilimiz Türkçemiz birlikte başka güzeldir. Çünkü Türkçe bizim anne dilimizdir. Ata mirasımızdır, karşılama güvencemizdir. Türkçenin herhangi birlikte birlik kelimesi bizim düşüncesince fiyat biçilmez birlikte cevahir gibidir."

"Bugün Adriyatik'ten Çin Seddi'ne uzanan degaje birlikte coğrafyada en baş döndürücü beğenilen tat alma organı Türkçedir"

Erdoğan, Orhun Abideleri'nin yazıldığı dönemden günümüze denli kaç eserin, Türkçenin zenginleşmesine ve güzelleşmesine işlev ettiğine dikkati çekerek, "Medarıiftiharımız, bitmez bitmeyen sevdamız Türkçemizle insanlığa eder ettiğimiz herhangi birlikte yapıtı mübarek birlikte delibozuk sayarız, ayrım Türkçe anca kıyıda bucakta eksik birlikte tat alma organı de değildir. Bugün Adriyatik'ten Çin Seddi'ne uzanan degaje birlikte coğrafyada en baş döndürücü beğenilen tat alma organı Türkçedir." sanarak konuştu.

Kaşgarlı Mahmut, Yusuf Has Hacip, Hoca Ahmet Yesevi kabilinden şişman üstatların anayurttan Anadolu istikametine giden milletin dolayısıyla Türkçenin güzellikleriyle kudret tuttuklarını tamlayan Erdoğan, "Ebedi yurdumuz Anadolu'da da kıstak ve düşün ehli adına milletimizin hafızasında silinmez izler bırakan Yunus Emre, Türkçemizin sembol isimlerinden biri olmuştur. Anadolu'da baştan düz makale yaban edilen Türkçe Yunus'un şiirleriyle avlu bulmuş, kökleşmiş, aşk ve anlam dili adına acemi birlikte etiket kazanmıştır." dedi.

Yunus Emre'nin herhangi birlikte birlik şiirinin çağları ve kıtaları aşarak halis muhlis insanlığa servet bulunan mesajlara dönüştüğüne ayraç fail Erdoğan, "Türkçemizin kudretini yayınlayan bu mesajların herhangi birlikte birlik mısrası lafız kelime, herhangi birlikte birlik kelimesi seslem hece, herhangi birlikte birlik hecesi kod şifre zenginleşerek günümüze yetik ve 700 salname maziyi bizlere ilgilendiren kılmıştır. İşte bu şuurla onun ismini verdiğimiz enstitülerimiz, dobra Türkçemizin, tarihimizin, gelenek, göreneklerimizin, söyleme ve bedii anlayışımızın, halis muhlis dünyada tanınması düşüncesince baş döndürücü önemli birlikte vazifeyi ödeme etmektedir." değerlendirmesinde bulundu.

Erdoğan, Yunus Emre'nin yârenlik ve sulh dilini medeniyetler beşiği Anadolu'nun bilgelik ve irfanını, dünyanın ciharıyek yanına haiz her kişiye teşekkürlerini iletti.

Malazgirt Zaferi'nin peşi sıra Anadolu'yu düşünerek ve fizikken mamur bir duruma getirmek, temelinde hafriyat bulunan birlikte nizama sarmak düşüncesince milletçe baş döndürücü güç mücadeleler verildiğini dile getiren Erdoğan, birlikte yandan Haçlıların ve Moğolların tahripkar saldırılarını kaldırılmış ederken, gayrı yandan evren tarihinin akışını muhavvil şişman birlikte medeniyetin inşasına girişildiğini hatırlattı.

Anadolu'nun herhangi birlikte köşesinin camiler, medreseler, dergahlar, kütüphaneler, çeşmeler, köprüler, çarşılar, hamamlar, hanlar ve kervansaraylarla harfiyen birlikte gergef kabilinden kült değmek dokunduğunu aktaran Erdoğan, "Fethettiğimiz bu topraklar endamsız sürede alelacayip birlikte çehreye büründü. Karahanlı, Gazneli, Selçuklu devirlerinde doğan, büyüyen, gelişen ve Anadolu'ya taşınan medeniyetimiz, Osmanlı ile tutarlılık çağına erişti." sanarak konuştu.

Hacı Bayram Veli'nin bu süreci, "Nagehan ol şara vardım/ Ol şarı yapılıyor gördüm/ Ben bile bile yapıldım/Taş'u yer aresinde." niteleyerek anlattığını deyim fail Erdoğan, şunları kaydetti:

"Ecdadımız da yaşamış bulunduğu coğrafyayı, bu şöhretli medeniyetin renkleriyle, desenleriyle bezerken ayrımsız sürede kendini de düz makale yaban etti. Milletimiz İslam'ın rengine büründükçe güzelleşti, İ'layi Kelimetullah dolayısıyla hız gösterdikçe güçlendi, adli ilahiyi kasılma ettikçe avni ilahiye mazhar oldu.
Üzerine yağan herhangi birlikte belayı savma ederek, bu topraklarda orijin saldı. Kur'an-ı Kerim özellikle iktisap kılmak az daha İslam nişanelerine yanlışsız birlikte hürmet yayınlayan milletimiz bunu Rabbimizin rızasına erdirecek birlikte huy adına gördü, dilini de Kur'an ile güzelleştirdi. Kur'an'ın asliye kavramlarını, fiillerini, tabirlerini hayranlık uyandıracak birlikte marifetle Türkçeye taşıdı. Türkçe bu sayede kazanılmış bulunduğu deyim kudretiyle tarihinin en ak pak çağlarını yaşadı. Fuzuli, Baki, Hacı Bayram Veli, Şeyh Galip, Süleyman Çelebi, Nedim, Erzurumlu Emrah, Ziya Paşa, Namık Kemal, Mehmet Akif, Yahya Kemal kabilinden kaç âşık kaç şaheserlere imza attı."

Türk milletinin insanlığa kazandırdığı Türkçe eserlerin şiirle hudutlu kalmadığını, ilmin halis muhlis dallarında kütüphaneler dolusu bellik uzlaştırma edildiğini tamlayan Erdoğan, 17. yüzyıldan itibaren bilimsel ve yazınsal metinlerde Arapça ve Farsça tamlamaların çokça kullanılmaya başlanmasıyla makale yaban dili ile musahabe dili ortada ayırt oluştuğuna dikkati çekti.

Erdoğan, ifrat derecesindeki bu cereyana dirlik çıkan yazarların, şairlerin, münevverlerin, Türkçeyi aslına en akla yatkın halde yalınlaştırmak düşüncesince hız gösterdiğini hatırlatarak, bu sayede geçtiğimiz yüzyılın başına gelindiğinde makale yaban dili ile musahabe dili arasındaki farkın şişman seviyede kapatıldığını söyledi.

"Hayali kurulan nesne ecdadın halis muhlis izlerini silmekti"

Türkiye'de 1930'lu yıllara ulaştığında bu kez da güya dilde sadeleştirme faaliyetlerinin tefrit derecesinde neticelerin doğmasına faktör bulunduğunu tamlayan Erdoğan, şöyleki bitmeme etti:

"Güya Türkçemizi ecnebi kelimelerden arındırma bahanesiyle asırlardır benliğimize biçim sağlayan kaç lafız dilimizden dışlandı, değersiz görüldü. Bunların adına konuk kızarmak maksut tatsız, tuzsuz, renksiz, düzensiz yüzlerce kelimeyle kadim medeniyetimiz kesintiye uğratılmaya çalışıldı. Asırlar süresince dilimizin müzik kudreti kazanması, kelimelerimizin birer mektup güzelliği alması düşüncesince maruz emekler bulunmayan yapılmak istendi. Hayali kurulan nesne gerçekte devletimizin müesseselerinden de milletimizin gönlünden de ecdadın halis muhlis izlerini silmekti."

Erdoğan, Cemil Meriç, Peyami Safa, Necip Fazıl, Ahmet Kabaklı, Faruk Kadri Timurtaş kabilinden kaç münevverin "uydurukça" sanarak deyim etmiş bulunduğu bu acemi kelimelerin ulusal hançereye uymadığı kabilinden endişe ufkunu da daralttığını deyim ederek, şunları söyledi:

"Aleni, bariz, aşikar, ayan, bedihi, vazıh, sarih, münhal, üryan, ışıklı kelimeleri adına çağımızda hemen 'açık' kelimesini kullanmaya mahkum olmamız başka elbette açıklama edilebilir? Maalesef bunun kabilinden yüzlerce benzer özgülemek mümkündür. Hele içtimai iletişim araçları denen mecralarda beğenilen dil, Türkçemiz düşüncesince ehliyetli birlikte sıkıntı habercisidir. Bu meseleyi ciddiyetle ele almazsak düşüncesi muhtevamızın kısırlaşma tehlikesiyle dirlik karşıya kalacağını üzülerek deyim kılmak isterim."

"Dilimiz adeta müstevlilerin istilası altında"

Bugün milletin şimdi birlikte çağ önceki yazılan Mehmet Akif Ersoy'un şiirlerini, Ömer Seyfettin'in hikayelerini ayrıca Atatürk'ün Gençliğe Hitabesi'ni anlayamamasının dile meydana getirilen suikastın büyüklüğünü gözler önüne serdiğini dile getiren Erdoğan, şunları kaydetti:

"Lisanımızı yıldırma fail gayrı birlikte ilke ise tabelalarda, yazışmalarda ve konuşmalarda ecnebi lafız istimal hastalığıdır. Bu müstevli da 1930'larda süregelen dilde likidasyon hareketinin olumsuz sonuçlarından biridir. Türkçemizi vasektomi çabaları ayrımsız sürede onu Avrupai dillerin istilasına da makul bir duruma getirmiştir. Dilimiz adeta müstevlilerin istilası altında. Çağdaşlıklarını ve ilericiliklerini ortaya koydukları fikirlerle, eserlerle, ürünler ile değil de kullandıkları ecnebi kavramlarla göstermeye çalışanların güçsüz hallerini ateş birlikte gülümsemeyle izleme ediyoruz. Halbuki Türkçemizi korumak, yetiştirmek ve zenginleştirmek düşüncesince verdiğimiz savaşım esasında birlikte ulusal mücadeledir, birlikte kalıcılık mücadelesidir. İnşallah gayrı mücadelelerimiz kabilinden dilimizi siper gayretimizi de başarıyla neticelendireceğiz. Bu mevzuda izleme edeceğimiz yol, Yunus Emre'nin yoludur. "

Erdoğan, rütbe meydan iletişim araçları mensuplarını kutlama etti.

Notlar

Törende, 23 değişik kategorideki ödüller haber, belgesel, eğlence, eğitim, ekonomi, hars sanat, canlandırma ve radyo dallarında verildi.

Ödüle müstahak görülenler, plaketlerini Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan aldı.

"Ana Haber Sunucusu" dalında Nazlı Çelik, "Ara Haber Bülteni Sunucusu" branşında Banu El, "Haber Programı" branşında Cem Öğretir, "Dizi" branşında "Gönül Dağı" dizisiyle kameraman Ferhat Eşsiz, "Söyleşi-Yorum" branşında Ahmet Hakan Coşkun, "Belgesel" branşında Serdar Kılıç, "Eğitim" branşında Emine Simge Akoğul, "Ekonomi" branşında Serdar Kuter, "Kültür ve Dil" branşında Levent Dönmez, "Kültür-Medeniyet" branşında Zeynep Türkoğlu, "Sanat" branşında Hülya Koçyiğit, "Bilgi-Eğlence" branşında Alper Ateş, "Aile" branşında Ayşe Kaya Göktepe, "Çizgi Film Animasyon" branşında İsmail Fidan, "Yaşam Boyu Saygı Ödülü" dalında Zeliha İlhan Doymuş, "Tarih" dalında Saadet Özen, "Seyahat" dalında hasret Tunca, "Teknoloji" dalında Şenol Vatansever, "Spor" dalında Murat Caner-Uğur Meleke, "Sağlık-Yaşam" dalında Güven İslamoğlu rütbe aldı.

Radyo yapımlarında "Kültür" kategorisinde Nisan Kumru, "Söyleşi-Yorum" kategorisinde Saadettin Ökten ile Kemal Sayar ve "Sanat" kategorisinde Murat Kazanasmaz ödüle müstahak görüldü.

Ödüllerin ikram edilmesinin peşi sıra RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin çeşidinden bugünün anısına "Beraber Yürüdük Biz Bu Yollarda" şarkısı eşliğinde Erdoğan'a tevellüt yılı bulunan 1954 inşası radyo eder edildi.

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy da Erdoğan'a Yunus Emre'nin yaşamı ve şiirlerini özellik meydan Dr. Mustafa Tatcı çeşidinden kaleme tahsil edilen "Aşkın Dili Yunus Emre" isminde betik ve metnin 9 ecnebi dile çevrik betik setini ikram etti.

Ödül töreninin böylelikle familya fotoğrafı çekildi.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3699+65
2Fenerbahçe3693+61
3Trabzonspor3661+16
4Başakşehir FK3658+11
5Beşiktaş3655+6
6Kasımpaşa3652-4
7Alanyaspor3650+3
8Çaykur Rizespor3649-8
9Sivasspor3648-10
10Antalyaspor3645-6
11Adana Demirspor3644-2
12Samsunspor3642-8
13Kayserispor3641-12
14Konyaspor3640-11
15MKE Ankaragücü3639-4
16Gaziantep FK3638-10
17Fatih Karagümrük3637-3
18Hatayspor3637-9
19Pendikspor3636-30
20İstanbulspor3616-45
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Eski Günler