Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi'nde bu sene 8.'si planlı Necip Fazıl Ödülleri Töreni'ne katıldı. Törene Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın beraberinde Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, İstanbul Valisi Ali Yerlikaya da katıldı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan burada meydana getirdiği konuşmada, sabık sene pandemi hasebiyle ödüllerin verilemediğini belirterek, “Üstadın ermiş hatırasına saygılıca başlattığımız Necip Fazıl Ödülleri'nde bundan sonra 8. seneyi geride bırakıyoruz. 8 salname müddet içerisinde ülkemizin kültür, zanaat bilim dünyasına ehemmiyetli katkılar özne dayanıklı aşırı etkili isme ihsanıhümayun verdik. Alim, sanatçı, saz şairi ve münevverlerin hayattayken kıymetinin bilinmesini ihsanıhümayun verilenlere baktığımızda elan dobra anlıyoruz. Ödül ikram ettiğimiz 2 iri anahtar insanını maatteessüf sonsuz aleme uğurladık. Nuri Pakdil ve Prof. Dr. Teoman Duralı arkalarında bıraktıkları asar zımnında onların ivaz defterlerinin kapanmadığına inanıyoruz. Rabbim mekanlarını cennet, makamlarını âli eylesin” dedi.
“Üstat korkmadı, korkutulamadı, zira o sorun insanıydı”
Necip Fazıl'ı da rahmet ve saygıyla andığını tamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “80 salname sıkıntılı ömrü süresince bu ülkenin ide ufkunu genişleten üstat Necip Fazıl'ı da rahmet ve saygıyla anıyoruz. Üstadın izini devam eden çelimli birlikte ide ve literatür damarının çağ de devletimizde ruhları temizlediğini kıvançla görüyoruz. Üstat korkmadı, korkutulamadı. Çünkü o sorun insanıydı. Üstat en girintisiz çıkıntısız birlikte yerde art vitese takanlardan değildi. Dimdik ayakta için bitmeme edenlerdendi. Bu ödüller ayrımsız sürede üstadın davasına, mücadelesine içtenlikle ve sadakatle ilişkin kaldığımızın birlikte göstergesidir. Bu ödüller başkaca milletimizin inam kökünü canlı ve ayakta sübvansiyon çabamızın da timsalidir. Bu proses içerisinde üstadın kıymettar çocuklarından Mehmet Bey'e aşırı teşekkürname ediyorum” dedi.
“Bu ödüller kendileri haricinde on paralık hiç kimseye mevcut olma hakkı tanımayan düşün ve zanaat dünyamızın zorbalarına hapishane rahatlığı küşade birlikte bayraktır”
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının devamında, “Bu ödüller kendileri haricinde on paralık hiç kimseye mevcut olma hakkı tanımayan düşün ve zanaat dünyamızın zorbalarına hapishane rahatlığı küşade birlikte bayraktır. bilim ve düşün yoksunu bu zorbaların geçmiş günden itibaren üstat Necip Fazıl'ı ve ödülleri dillerine dolamalarının nedeni budur. Yıllardır al gülüm ver gülüm işlettikleri tezgahları dağılmıştır. Sadece Mustafa Kemal Atatürk Kültür Merkezi'nin düz yazı sürecinde sergilenen rezillikler bu zihniyetin asıl yüzünün milletimiz çeşidinden görülmesini sağlamıştır. Türkiye'nin ilim, firez ve zanaat dünyasına yardım sağlayıcı hacısı hocası bu ülkeye iri birlikte hizmette bulunmaktadır. Biz de bu hizmetlerin bilinmesi düşüncesince himmet gösteriyoruz. Ödül jürisindeki kıymettar hocalarımız bu sene da değişik dillerde 7 kıymettar adı listeye aldılar. Listemizin geçmiş esnasında koşuk ödülü arazi alıyor. 2021 Necip Fazıl koşuk ödülünü Mustafa Aydoğan'a ikram ediyoruz. Hikaye ve hikâyeleme dalında ise ‘Asla Pes Etme', ‘Hatırlı Yara', ‘Kar Makamı' üzere eserleri literatür dünyamıza kazandıran Mukkader Gemici'yi görüyoruz” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, değişimin yaşamın doğruyu bulunduğunu söyleyerek, “Ancak değişimle tereddi ortada acı birlikte ayırt vardır. İnsanlık sonuç 2 asırda bozunum yaşadı. İnsanı insanoğlunun kurdu kendisine gören sakat yaklaşım, alttaki kalanın canı çıkmış olduğu birlikte meslek düz yazı etti. Beyaz adam, yabanıl toplumlara güya uygarlık sevk iddiasıyla adamlık tarihinin en iri soykırımlarına imza attı. Pek aşırı yerde tarihin en yabanıl cinayetleri işlendi. Son dü asırda yaşadığımız nice probleminin peşinde insanı fıtratından koparıp metalaştıran bu önsezi oldu. İlim, hikmet, ahlak ve doğruluk temelleri dair kurulan İslam medeniyeti, dünyayı güzelleştirmeyi ve etraflı yaratıklar düşüncesince elan yaşanılabilir bir duruma getirmeyi amaç ediniyor. İslam düşüncesindeki kıymettar eserleriyle düşün dünyamızı zenginleştiren Tahsin Görgün hocamızı kutlama ediyor, bu yılki Fikir-Araştırma ödülünü kendilerine ikram ediyoruz” biçiminde konuştu.
“Necip Fazıl ‘Ayasofya behemehâl açılacak' derken meydandan gençliğe seslenme ediyordu, Bu imanın feyyaz sadasıydı ve bu da bizlere nasip oldu”
“Necip Fazıl ‘Ayasofya açılacak, Ayasofya behemehâl açılacak' derken meydandan gençliğe seslenme ediyordu. Bu imanın feyyaz sadasıydı. Ve bu da bizlere nasip oldu, Ayasofya açıldı” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
“Rahmetli Sezai Ağabey'in söylediği üzere ‘kaderin üzerinde birlikte baht vardır'. Kaderin üzerindeki kaderi hem gördük hem yaşadık ve Ayasofya açıldı. O benim de ortamında bulunduğum kuşağın mürşidiydi. Üstat Necip Fazıl varlığıyla erkek birlikte neslin kaybolup gitmesine de bariyer oldu. Gençlerin okumasından, araştırmasından tamamıyla bahtiyar olmuştur. Biz de gelişigüzel sene üstadın bu hayalini, en azından literatür dalında gerçeğe dönüştürmeye çalışıyoruz.” Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihsanıhümayun meydan adları açıklamasının peşi esna anı fotoğrafı da çektirdi.
