USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

AK Parti Sözcüsü Çelik: 'İBB'nin hiçbir şekilde hazırlığının olmadığı görüldü'

AK Parti Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, “İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin hiçbir şekilde hazırlığının olmadığı, rastgele bir halde eş güdüm süresince davranmadığı, iri bir idare zayıf iradesi ortaya koyduğu görüldü. Ama bunun karşısında hala

AK Parti Sözcüsü Çelik: 'İBB'nin hiçbir şekilde hazırlığının olmadığı görüldü'
26-01-2022 18:44

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, düzenlemiş bulunduğu matbuat toplantısında Türkiye'de yaşanmış bulunan dip kar yağışı ve İstanbul'daki sonuç vaziyeti değerlendirdi. Çelik, başta afetle savaş edilirken ortaya çıkan aksaklıkların ve yanlışlıkların itiraf edilmesi alegori olayın Cumhurbaşkanlığı Kabinesi'ne, AK Parti'ye ve sahada çalışanlara gönül rahatlığı bir itham kampanyasına dönüştürüldüğü günlerin yaşandığını belirterek, “Bütün bir idare zaafının pişkinlikle savunulmaya çalışılması karşısında politik yaşamımıza aksi şekilde geçecek bir devre biraz gündür yaşanıyor” dedi.

Afet zamanlarının yılgı eş güdüm mucip dönemler bulunduğunu dile getiren Çelik, “Bu vakitlerde de aksaklıklar yaşanabilir. Afetin boyutuna uyarınca âşık olur, yığın olur, kar olur; ne genişliğinde çelimli tedbirler alırsanız alın dilediğiniz anda bunu ergonomik bir neticeye ulaştırmanız beklenen olmayabilir. Ama burada ehemmiyetli bulunan şudur. Dünyada tanıdık kurallar, Türkiye'nin afetle savaş kapasitesi, belediyelerin deneyimleri, merkezi idarenin deneyimleri ve kurumsal belleği bakımından bir endaze ortaya koyulduğunda müstelzim tedbirleri alıp almadığınız aşırı asliye bir kıymetlendirme konusu şekilde ortaya çıkar” niteleyerek konuştu.

“İBB, herkesi tedbire çağırırken bir yegâne kendisi tedarik almamış”

Çelik, konuşmasına şu şekilde bitmeme etti:
“Bütün bunlar olurken İstanbul Belediyesi'nin hiçbir şekilde tığ hazırlığının olmadığı, rastgele bir şekilde eş güdüm içre davranmadığı şişman bir idare zaafiyeti ortaya koyduğu görüldü. Ama bunun karşısında hala halis muhlis bunların nedeni nelerdir niteleyerek kamuoyuna bir tafsil gerçekleştirmek alegori suçlayıcı, halis muhlis bu idare felaketinin üzerini örtmeye etkin bir yaklaşım var. Pazartesi gününden buyana tesirini sürdüren kar yağışı, İstanbul'da esbak yıllarda da dip bir şekilde yaşandı. Tabii bundan kimesne haberli değildim diyemez. Nitekim 17 Ocak haset Meteoroloji Genel Müdürlüğü halis muhlis bu karşılaşılacak tabloları bir ikaz durumunda hepsi paylaştı. Nitekim bu İBB'nin Afet Koordinasyon Merkezi kabilinden da paylaşıldı. ‘Yoğun bir kar yağışı geliyor, müdebbir olunması gerekir' diye. İBB, herkesi tedbire çağırırken bir yegâne kendisi tedarik almamış. Nitekim 21-22-23 Ocak günleri süresince meteorolojinin bahsetmiş bulunduğu resim ile gönül rahatlığı karşıya kalındı. Ortada şehremaneti idaresi alegori gerçek bir dayanamama bulunduğu huzur andan itibaren görülmeye başlandı. İstanbul'a ve İstanbulluya erbap çıkmayan bir şehremaneti yönetimi bahis konusu oldu. Binlerce vatandaşımızın yollarda kaldığı, yaşlı-genç-kadın her insanoğlunun pimpirik bulunduğu bir resim şehremaneti yönetiminin vebal piyasası içindeki alanları içre meydana geldi.”

“İstanbul'da beniz binlerce insanoğlu kuşatılmış kalırken, şahısların dolgun taşımaya yönlendirilmesi gır konusuyken, dolgun transfer araçlarına zincir takılmadı”

Çelik, kar yağışı esnasında İBB'nin en dümdüz düzeydeki tedbirleri bile almadığını anlatım ederek, “Nedir bu? İstanbul'da beniz binlerce insanoğlu kuşatılmış kalırken, şahısların dolgun taşımaya yönlendirilmesi gır konusuyken, dolgun transfer araçlarına zincir takılmadığı, rastgele bir tedbirin dolgun transfer araçları düşüncesince bahis konusu olmadığı görüldü. Daha sonradan bu kar tasfiye araçlarının zincirsiz bir şekilde ne savrulduğu, esasen krize karışma etmesi müstelzim bu vasıtaların rastgele bir şekilde zincir takılmadığı düşüncesince kendisinin bir bunalım unsuru biçimine geldiği görüldü. Daha da acısı krize karışma etmesi müstelzim kar küreme araçlarından bir tanesi, şehremaneti başkanının bir restoranda kemirmek yemesine haremlik ediyor, oradaki yolu ayırmak düşüncesince seferber ediliyor” dedi.

“İstanbul'a bu kar huzur kez yağmıyor”

Çelik, konuşmasında şunları kaydetti:
“Bütün bu resim karşısındaki idare zaafını kentlileşmiş ve akıllıca bir üslupla her insanoğlunun politik safını İstanbullunun bakış açısından bakarak değerlendirmesi gerekirken, huzur andan itibaren tığ bu idare zaafını, bunun üzerinde yıkarız benzerinden bir kampanya ile gönül rahatlığı karşıya kalıyoruz. Arkasından halis muhlis bu bilgilendirmeyi yapması gereken, şehremaneti görevlisinin taşınmazlar haricinde bulunduğu gözüküyor. Üstelik bulunan bitene aksülamel yayınlayan yurttaşlarımıza ‘Trol' diyerek, taşlama fail bir kampanya yürütülüyor. Bu ne alegori yapılıyor? Belediye alegori yapılması müstelzim bilgilendirme kampanyası alegori yapılıyor. Yolda kalmış, ortaya çıkan idare zaafından ötürü başağrısı çekmiş vatandaşların tepkilerine ‘Trol' diyen bir yazışma yönetimi. Bütün bunlar karşısında CHP yönetiminin yapması müstelzim neydi? Olaya el koymaktı. Fakat tığ şurası gördük; CHP yönetiminin şehremaneti başkanının nerede olduğunu, belediyenin ne tedbiri aldığından rastgele bir şekilde haberi yok. İstanbul'a bu kar huzur kez yağmıyor. Biliyorsunuz, 2017 senesinde henüz dip bir kar yağışı ile karşılaşıldı. O kar yağışı bahis konusu olduğunda tahsil edilen tedbirlerle bugünkü tedbirlere bakıyorsunuz, güya belediyenin kurumsal belleği ortadan kaldırılmış. İBB, bir akıl yıkama faaliyetine elbette tutulmuş, halis muhlis şimdiye genişliğinde ki krizlere karışma eden, İstanbul'a ve İstanbulluya sahiplenen o şişman kapasitesinden aforozlu bir akıl yıkama faaliyeti ile gönül rahatlığı karşıya artmış kerte duruyor. Bütün bu şehremaneti otobüslerinden kar tasfiye araçlarına genişliğinde en dümdüz zincirin takılamaması şeklinde durum, idare zafiyetinin aşırı ötesinde bir şeye ayraç ediyor. İstanbul ve İstanbullu ile alakalı duyarsızlığa ayraç ediyor.”

“Koskoca Büyükşehir Belediyesi'nin bu bir duruma ne getirildiğini, ehliyet, değim ve köle hakkı açısından güzel değerlendirilmesi müstelzim bir gidiş bulunduğunu bildirmek gerekir”

2017'de İstanbul'a 120 santimetrelik kar yağışının meydana geldiğini hatırlatan Çelik, “Bu posta yağan ise 80-85 santimetre. 2017'deki kar yağışı esnasında İstanbul'un anne tarz ve sokaklarına 136 bin sodyum klorür dökülmüştür ve 539 titrem mahlul kullanılmış. Bu rakamlar ortadayken, bugün İBB yetkililerinin açıklamış bulunduğu sayılara uyarınca 55 bin tonluk sodyum klorür ve 31 bin titrem mahlul dökülerek bunalım karşısında bariz bir dermansızlık ortaya koymuştur. Tabii CHP yönetimi açısından şu şekilde bir gidiş var. Sürekli ehliyet, liyakat, köle hakkı diyorlar. Koskoca Büyükşehir Belediyesi'nin bu bir duruma ne getirildiğini, ehliyet, değim ve köle hakkı açısından güzel değerlendirilmesi müstelzim bir gidiş bulunduğunu bildirmek gerekir. Sırf politik etiketleme eliyle bu genişliğinde insanoğlunun işten atılması, bile CHP Genel Başkanı'nın gır vermesine karşın bu şahısların emeklerine kıyılması, arasında böylesine kurumsal dağarcık açısından bir akıl yıkama faaliyetinin ortaya çıktığını belirgin bir şekilde gösteriyor. Sonuçta İstanbul kerte metropolde geçmişin bunalım tanımlarına bakılınca hiçbir şekilde görülmeyecek bir dayanamama gır konusu. Tamamen itham ile yönetilen, korkusuzca saldırılar ile yönetilen bir tablo” niteleyerek konuştu.

“Yönetimin kendisi bir bunalım oluşturmuş”

Ekrem İmamoğlu'ndan evveli İstanbul yönetiminde krizlere ve müdahalelere bakılınca Meteoroloji'den ikaz yapıldığı andan itibaren muhtelif kurumlarla eş güdüm arasında bazı simülasyonlar ve provalar gerçekleştirildiğini kail Çelik, “Dolayısıyla ne anne arterlerin tutulacağını, nerelerin anahtar bekçi bulunduğunu belirleme ederek bunlara çevrilmiş tedbirlerini alır. Burada bırakın tedarik almayı, krize çevrilmiş bir tarz haritasından rastgele bir ışık çekiminden bile ırak bir resim var. Ana arterlerin neresi olduğundan, ne anahtar noktaların kilitleneceğinden, nerelere çevrilmiş tedarik katılması gerektiğinden uzak, adeta aylakçılık arasında oradan oraya savrulan bir bunalım yönetimi değil bir bunalım yönetimsizliği gır konusu. Bu şekilde yönetimin kendisi bir bunalım oluşturmuş. Dolayısıyla bir koordinasyonun olmadığı görülüyor. İBB Başkanı kalın pıtrak kurumları ayrıştırmayalım, koordinasyonu sağlayalım diyor. Fakat İBB yönetimi halis muhlis bu eş güdüm arasında bir sığa ile İstanbul'a ve İstanbulluya erbap çıkan bir tutum biçimi ile mevcut olmuyor. Bu sonuç krizde görüldüğü gibi. Biliyorsunuz bu tip krizlerde esbak yıllarda görmüşsünüzdür, anahtar noktalara muhtelif hareketli vasıtalar yerleştirilir, büfeler yerleştirilir, vatandaşın ihtiyacının karşılanması düşüncesince çekiciler koyulur ki tıkandığı şekilde elden açabilelim diye. Bütün bu bunalım hazırlıklarının hiçbirisinin olmadığı, krizi karışma etmesi müstelzim vasıtaların ve idare anlayışının kendisinin özlük kendine en şişman bunalım nedeni bulunduğu resim bu şekilde ortaya çıktı” ifadelerini kullandı.

“Hiçbir şeye bilge olmayacaksınız, buna karşın burada da bulunan biteni görüp aksülamel yayınlayan vatandaşlarımızı da ‘Trol' niteleyerek suçlayacaksınız”

Normal bir sürede kimin ne restorana gittiğinin kimseyi ilgilendirmeyeceğini kail Çelik, şunları söyledi:
“Ya da kimin taşınmazlar haricinde dinlence meydana getirdiği kimseyi ilgilendirmez. Kendisi bilir. Fakat bu bunalım zamanında beniz binlerce İstanbullu soğuklarda pimpirik olmuşken, İBB'nin vebal piyasası arasında karışma etmesi müstelzim arazi de müdahalesi bahis konusu değilken, bir şehremaneti başkanının saatlerini restoranda geçirmesi elbette ki bunalım yönetimi açısından şişman bir dayanamama oluşturur. Bu saf bir durumdur. Burada yapılacak nedir? Doğru aklık bir bilgilendirmedir. Ya da bu bilgilendirmeyi meydana getirecek personelinizin taşınmazlar haricinde tatilde olması alışılagelen bir sürede kimseyi ilgilendirmez fakat bir taraftan bu bilgilendirmeyi taşınmazlar dışından yapacaksınız, hiçbir şeye bilge olmadan, ayrımsız sürede da burada da bulunan biteni görüp de buna aksülamel yayınlayan vatandaşlarımızı ‘Trol' niteleyerek suçlayacaksınız. Çok dümdüz bir nesne yapılabilirdi. Şu saatte şuradaydık, şu saate şuradaydık gibisinden. Bu da halkoyu kabilinden ölçüm edilir. Bu akla yatkın bir tutum mıdır yok ise kusur bir tutum mıdır? Bunun alegori saatlerce bekleyip, rastgele bir tafsil yapmayıp, henüz sonradan bu sahneler ortaya çıkıyor, evcil yönetimlerden mesul CHP'nin Genel Başkan Yardımcısı'ndan halis muhlis milletvekillerine genişliğinde bir seferberlik şeklinde bu sahneler eskiydi, bu sahneler yanlıştı, hakeza bir nesne bahis konusu değildir diyorlar. Buna aksülamel gösterenleri, bunalım bir zamanlar bir restoranda aksülamel gösterenleri ağırbaşlı bir şekilde suçluyorlar. Daha sonradan ne oluyor? Aslında aksülamel gösterenlerin, bu akla yatkın değil, bu onama edilemez, hakeza bir sürede krizi yönetmesi müstelzim kişiler, akım merkezinde bunalım merkezinde olmalıdır niteleyerek aşırı akıllıca bir talepte mevcut bireyleri suçluyorsunuz. Sonuçta ne oldu? Onları söyleyenlerin dedikleri akla yatkın çıktı. Bunun üzerinde CHP cephesinde seferberlik halindeki suçlama, seferberlik şeklinde tweet'lerin silinmesine döndü. Özür dileyenler oldu. Özür gelişigüzel devir efdal bir davranıştır. Ama hala pişkinliği ve pervasızlığı bu şekilde sürdürenler var.”

“Teşkilatlarımız görevinin başındaydı”

Çelik, CHP milletvekillerinin yada CHP'nin Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı'nın bahis konusu krizin ortasında İBB Başkanı'nın nerede olacağına müteallik bir bilgisi olmamasının ne beklenen bulunduğunu söyleyerek, “Hatta kusur bilgisi var. Topa kusur yerden giriyorlar. Sonrasında da absürt akkuş bir gidiş ortaya çıkıyor. Böyle bir bunalım bir zamanlar bırakın krizi arama etmeyi, özlük tümen içi iletişimini bile arama edemeyen bir tümen gır konusu. Bu aşırı mu zordu? Bakın huzur andan itibaren bu deneyime, bu kurumsal kapasiteye ve hafızaya erbap AK Partili İstanbul'da mevcut kaza belediyeleri, elden krize karışma yöntemlerini vatandaşımızla toplumsal medyadan ve maada mecralardan paylaştılar. Bir taraftan krize karışma ederken, maada taraftan da yolda artmış yurttaşlarımıza yunak bir çay ve çorba ağırlama kılmak ve onları korunaklı ve yunak bir yere onama kılmak düşüncesince halis muhlis şehremaneti binalarını açtılar. Koordinat verdiler. Herkesin de nereye başvuracağını gösterdiler. Belediye başkanlarımız 24 aralık esasına uyarınca uyumaksızın bu krizin yönetiminde çalışkan bir gösteriş aldılar. Vatandaşlarımızdan olanağı olup koşanlar oldu. Teşkilatlarımız görevinin başındaydı. Görevimiz, İstanbul ve İstanbullu katiyen ve katiyen iyesiz değildir. Cumhurbaşkanımız, olayın huzur anından itibaren İçişleri Bakanımızı ve Ulaştırma ve Altyapı Bakanımızı, AFAD Başkanı ile bu arada İstanbul'a gönderdi. Bakanlarımız krizin orada çabucak yönetimine geçtiler. Kızılay'dan jandarmaya, polisten halis muhlis birimlerimize genişliğinde İstanbul'un ve İstanbullunun iyesiz olmadığı ortaya çıktı” niteleyerek konuştu.

“Belediyenin vebal branşında bulunan halis muhlis alanlar kilitlenmişken, toplumsal medyadan Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının ve maada unsurların özlük çalışkanlık anındaki bölgelerin tıkandığına müteallik şeyler söyleniyor”

Çelik, konuşmasına şu şekilde bitmeme etti:

“Bir de apayrı bir asılsız söyleniyor. Belediyenin vebal branşında bulunan halis muhlis alanlar kilitlenmişken, bu posta tutuluyor, toplumsal medyadan ve apayrı mecralardan Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının ve maada unsurların özlük çalışkanlık anındaki bölgelerin tıkandığına müteallik şeyler söyleniyor. Tabii ki bu afette tıkanmalar oldu. Ulaşımda şişman engeller oluştu. Burada ehemmiyetli bulunan bunların bariz bir şekilde bilgilendirilmesi ve ne karışma edildiğinin gösterilmesidir. Ulaştırma Bakanımız ve İçişleri Bakanımız açıkladı. Krize birçok bin personelle ne araçlarla ne şekilde karışma edildiğine dair. İstanbul etrafında bakanlığımızın sorumluluğunda 867 kilometrelik bir tarz ot var. 25 kilometresi kapanmıştı. 18 aralık arasında tahminî şekilde açıldı ulaşıma. Nitekim TEM otoyolunun 25 kilometresinde başağrısı vardı. Kuzey Marmara Yolu'nun 10 kilometresi, D-20 Yolu'nun 8 kilometresi. Bu tip sıkıntıların bulunduğu yerlerde çelimli bir karışma ile açıldı bu yollar. Ama ehemmiyetli bulunan burada afetlerde belediyelerin elinden mevrut halis muhlis olanakları kullansa da yeteri kadar aceleci açamadığı yada arada sırada günlerce açamadığı metodlar olur, merkezi idarenin de olur. Bu afetin boyutuna uyarınca değişebilir. mühim bulunan burada bir bunalım yönetiminiz mevcut mı? Hazır mısınız? Bu tıkanmalardan ötürü bu afetten ötürü dokunca görecek, sıkıntıya düşecek vatandaşlara erbap genişlemek düşüncesince yada krize adım adım karışma kılmak düşüncesince bir tarz ve hisse senedi planınız mevcut mıdır? Mesele ağız ağıza bundan ibarettir. Burada görüldü ki hem İBB'nin bir karışma planı yok. Ama henüz da kötüsü şu; çıkarsınız dersiniz ki şu şu zaaflar yaşandı. Şunları üzerinde gideceğiz. Neticesi bakımından bu sıkıntıyı canlı İstanbullulardan defo dileriz. Onun alegori ne yapılıyor? Bir itham kampanyası yapılıyor. Üstelik bu CHP Genel Merkezi'nin seferberliği ile yapılıyor. Düşünebiliyor musunuz? CHP Genel Başkanı'ndan Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı'na, CHP'nin İstanbul milletvekillerine genişliğinde kerte hiç kimesne tez edilmiş bulunduğu kerte krizin ortasında bir restoranda saatlerini harcıyor muydu İBB Başkanı bilmiyor. Bunu söyleyip de hakeza nesne mi olur? Bir krizin ortasında kemirmek düşüncesince bu genişliğinde aralık mi harcanır denildiğinde bunu söyleyenlere saldırıyorlar, peşinden da tutuyorlar, sonradan da tweetleri lebalep seferberliğine giriyorlar.”

“Büyükelçiler, rastgele bir toplantıyı lebalep ettiğiniz devir sonuç genişliğinde iyilikle karşılayabilecek insanlar”

AK Parti Sözcüsü Çelik, konuşmasının arkası sıra matbuat personellerinin sorularını yanıtladı. Ekrem İmamoğlu'nun İstanbul'da kar krizi yaşamış bulunduğu tün bir balıkçıda buluşmuş bulunduğu İngiltere Büyükelçisi Dominick Chilcott kendisince değerlendirmelerde mevcut Çelik, “Belediye başkanı bunları aşırı şişman evren diplomasisini belirleyen görüşmeler kerte sunuyor. Büyükelçilerin muhtelif kurumlara ziyaretleri oluyor. AK Parti Genel Merkezini gelişigüzel gündüz 5-10 parça sefirikebir görüşme eder. Bu anane vardır. Fakat mefhum bakımından aşırı ehemmiyetli bir bunalım oldu, aşırı ehemmiyetli bir derinti oldu, karşınızdakiler de diplomatlar. Çeşitli tecrübelerin içinden geliyorlar. Herhangi bir toplantıyı lebalep ettiğiniz devir sonuç genişliğinde iyilikle karşılayabilecek insanlar. Ama bu bap anca şişman bir maslahat biçimine getiriliyor ki Büyükşehir Belediye Başkanı kabilinden bir krizin ortasında saatlerini buna ayırması, o krizin yönetilmesi genişliğinde ehemmiyetli bir maslahat şekilde sunuyor. Bir politik tecrübesizliğin ötesinde bunların ehlî alegori oturtulamaması kerte bir nesne de var. Öncelikle işinizi yaparsınız, işinizin ilgilendirdiği bölümler bakımından elbette ki diplomatlık ve maada unsurlar ile ilgilenirsiniz” ifadelerine arazi verdi.

“Kriz bir zamanlar saniyelerinizi bile krize ayırmanız gerekirken, saatlerinizi bir restoranda ne harcayabiliyorsunuz”

Ekrem İmamoğlu'nun restorana gittiği esnadaki site asayiş alıcı görüntülerinin yayımlanması kendisince sürecin takip edeni olabileceği açıklamalarına yer veren Çelik, “Kriz bir zamanlar saniyelerinizi bile krize ayırmanız gerekirken, saatlerinizi bir restoranda ne harcayabiliyorsunuz? Meselenin namına değil de meselenin açığa çıkmasına odaklanıyor” ifadelerini kullandı.

“Devlet Bahçeli ile ait anlatım aşırı biçimsiz bir ifade”

Fazıl Say'ın toplumsal medyadan Ekrem İmamoğlu'nu müdafaa etmek düşüncesince meydana getirdiği paylaşım kendisince mütekellim Çelik, “Bir sanatçının hakeza bir bunalım çabucak bu genişliğinde vatandaşımız hakeza bir sıkıntıyı çekerken bu üslupla konuşmasını ego akla yatkın bulmam. İnsanlar başağrısı çekmişler, iki canlı hanımlar yollarda kalmış, özlük sanatkâr arkadaşları toplumsal komünikasyon araçları üstünden neşriyat yaptılar. 16 saat, 20 aralık yolda kaldık dediler. Bir sanatçının insanca açıdan, sanat içerikli manada hakeza bir bunalım çabucak on binler kıygın olmuşken politik bir savunma yada politik bir mizah alegori henüz insanca hassasiyetle davranması icap ettiğini düşünürüm. Bu başağrısı varken de bir mizah hazırlamaya çalışmış olsa bile bu hiçbir şekilde becerikli bir mizah olmamış. Bu krizin yönetilmesi ile ait ortaya çıkan tartışmalarla dalavere devredilmek akla yatkın değil. Biz hakeza söyleyince elden şu sanatçıyı erek aldınız deniyor. Burada da görüyorsunuz kıygın reşit bir derinti vatandaşımız erek alınıyor. Devlet Bahçeli ile ait anlatım aşırı biçimsiz bir ifade. Bütün bunları bir sanatkâr münasebet böylesine ağırbaşlı bir bunalım çabucak gündeme getirir. Bahçeli ile ait münasebet hakeza bir anlatım kullanır? Burada yurttaşlarımızın mağduriyetlerine münasebet hakeza çakaralmaz bir mizah ile yaklaşır? Sırf politik defans alegori münasebet bu genişliğinde arasında ne bulunduğu ve özelliği akla yatkın sıfır bir yaklaşım üretir? Bunları bundan hakeza tafsil etmekte zorlanıyoruz. Bunlar akla yatkın şeyler değil” niteleyerek konuştu.

Ömer Faruk Karataş - Mustafa Cenik - İbrahim Çakmak

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3699+65
2Fenerbahçe3693+61
3Trabzonspor3661+16
4Başakşehir FK3658+11
5Beşiktaş3655+6
6Kasımpaşa3652-4
7Alanyaspor3650+3
8Çaykur Rizespor3649-8
9Sivasspor3648-10
10Antalyaspor3645-6
11Adana Demirspor3644-2
12Samsunspor3642-8
13Kayserispor3641-12
14Konyaspor3640-11
15MKE Ankaragücü3639-4
16Gaziantep FK3638-10
17Fatih Karagümrük3637-3
18Hatayspor3637-9
19Pendikspor3636-30
20İstanbulspor3616-45
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Eski Günler