USD 0,0000
EUR 0,0000
USD/EUR 0,00
ALTIN 000,00
BİST 0.000
Gündem

28 Şubat 'Postmodern darbe'sinin üstünden 25 sene geçti

Türk siyasi geçmişine "Postmodern darbe" adına sabık 28 Şubat 1997'deki MGK toplantısı, Türkiye'de siyasi, idari, türel ve sosyal bölgede kesinleşmemiş müşterek devri başlattı.

28 Şubat 'Postmodern darbe'sinin üstünden 25 sene geçti
27-02-2022 11:36
Ankara

Türk siyasi evveliyatına "Postmodern darbe" şekilde güzeşte 28 Şubat 1997'deki Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısının üstünden 25 sene geçti.

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, rahmetlik Necmettin Erbakan'ın başbakanlığında, Refah Partisi (RP) ve Doğru Yol Partisi'nce (DYP) kurulan 54. Hükümet, 28 Haziran 1996'da diyar yönetimine geçti.

DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı şekilde fariza almış yer aldığı Hükümet, "rejimi zılgıt ettiği" iddiasıyla tartışmaların odağı oldu.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Erbakan'ın, 24 Ocak 1997'de Kayseri'ye meydana getirdiği yolculuk sırasında, birlikte tane tip giysi giyip yara bere takan il örgütü görevlileriyle ait partiye uyarıda bulundu. Söz konusu durumun "Siyasi Partiler Yasası'na karşıt olduğunu" tamlayan Başsavcılık, RP Kayseri İl Yönetim Kurulunun 30 güneş ortamında görevden el çektirilmesini istedi.

Başsavcılılık, "fesih işleminin yapılmaması halinde, RP kendince metres istemiyle sorun açılacağını" da partiye bildirdi.

RP'li Sincan Belediye Başkanı Bekir Yıldız'ın 31 Ocak 1997'de düzenlemiş yer aldığı "Kudüs Gecesi"nde İran'ın Ankara Büyükelçisi Muhammed Rıza Bagheri'nin de katılarak birlikte hanek yapması ve sergilenen gösteriler, "rejim tartışmalarını" hâlâ da alevlenmesine bozukluk oldu.

Başbakan Erbakan, 1 Şubat 1997'de itirazlara ve DYP'li bazısı bakanların "imza atmayız" tepkisine karşın "üniversitelerde başörtüsünü başıboş bırakan" kararnameyi Bakanlar Kurulunda imzaya açtı.

"Tanklar, Sincan'dan geçti"

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı ve Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Başsavcılığı, tepkilere kere açan "Kudüs Gecesi"ni düzenleyen RP'li Belediye Başkanı Yıldız kendince 2 Şubat 1997'de değişik sormaca başlattı.

Bu gecede mütekellim İran'ın Ankara Büyükelçisi Bagheri, 3 Şubat 1997'de Dışişleri Bakanlığına çağrılarak gıcırtı edildi.

Bu arada, 28 Şubat sürecinde hafızalara ele geçiren "Sincan'dan tankların geçmesi" vakası yaşandı.

Sincan'da 4 Şubat 1997'de 15 tank ve 20 kariyer, ilçeden geçerek Yenikent'teki manevra bölgesine gitti.

"Askerin uyarısı" şekilde değerlendirilen bu gelişme, Sincanlılar kabilinden "darbe oluyor" gibi algılanarak, şaşkınlığa kere açtı.

"Siyasi tartışmalara kere açtı"

Yaşanan gelişmeler üstüne harekete güzeşte zamanın İçişleri Bakanı Meral Akşener, Sincan'dan tankların geçmiş yer aldığı güneş Belediye Başkanı Yıldız'ı görevden uzaklaştırdı.

Ankara DGM'deki sorgusunun peşi sıra Terörle Mücadele Şubesince gözaltına tahsil edilen Yıldız, beraberindeki 9 kişiyle "yasa dışı silahlı çeteye yardım, halkı gayz ve düşmanlığa tahrik" iddiasıyla tutuklandı.

Yaşananlar, zamanın Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in de engelleme yer aldığı ağır siyasi tartışmalara bozukluk oldu.

Dönemin Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller'in yaşanmış olan süreçten duyduğu hastalığı Başbakan Erbakan'a iletmesi ve sonrasındaki gelişmeler, koalisyon hükûmeti hükûmeti ortakları ortada sorunlara kere açtı.

"Demirel: Türkiye'nin kefaret meselesi yok"

Siyasiler ortada yaşanmış olan gerginlik, kamuoyuna da yansıdı. Bu kapsamda, çıplak maşer örgütlerinin avrat temsilcileri kabilinden Ankara'da erkin katılımlı birlikte miting düzenlendi.

İran Büyükelçisi Bagheri ise Kudüs Gecesi'ndeki konuşmalarının peşi sıra küsurat tepkiler üstüne ülkesine görmek durumunda kaldı.

Kudüs Gecesi'nden 4 güneş sonraları İçişleri Bakanlığına birlikte kır gönderen zamanın Cumhurbaşkanı Demirel, "Belediyelerdeki köktendinci kadrolaşmanın hemen incelenmesini" istedi. Bunun üstüne İçişleri Bakanı Meral Akşener, valiliklere gönderilmiş yer aldığı yazıda "Cumhurbaşkanı'na bilim inhisar etmek üzere" mevzunun araştırılması emirini verdi.

Başbakan Erbakan, 21 Şubat 1997'de Cumhurbaşkanı Demirel ile meydana getirdiği musahabe ondan sonra "Türkiye'nin kefaret meselesi yok." açıklaması yaptı.

Aynı gün, Washington'da Türk-ABD Konseyi kapanış balosunda mütekellim zamanın Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Çevik Bir, senelerce zihinlerden silinmeyecek "Sincan'da demokrasiye denge ayarı yaptık." ifadelerini kullandı.

"8 vakit 45 dakikalık tarihi toplantı"

Tartışmaların en dip döneminde, Cumhurbaşkanı Demirel'in 26 Şubat'ta Başbakan Erbakan'a "rejim dair endişelerini dile getiren birlikte betik gönderdiği" otaya çıktı.

Yaşanan tamamı bu gelişmelerin ışığında, 28 Şubat 1997'de MGK, Cumhurbaşkanı Demirel'in başkanlığında toplandı.

MGK tarihinin en derinlemesine toplantılarından birisi olan, Türkiye'ye politik ve içtimai manada toy birlikte doğrultu çizen bu toplantı, 8 vakit 45 dakika sürdü. Çankaya Köşkü'nde vakit 15.10'da başlamış olan toplantı, vakit 23.55'te sona erdi.

MGK toplantısına Başbakan Necmettin Erbakan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller, Milli Savunma Bakanı Turhan Tayan, İçişleri Bakanı Meral Akşener ile Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hikmet Köksal, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Güven Erkaya, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ahmet Çörekçi, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Teoman Koman ve MGK Genel Sekreteri Orgeneral İlhan Kılıç da katıldı.

Toplantıda, MİT Müsteşarı Sönmez Köksal, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Onur Öymen, Emniyet Genel Müdürü Alaaddin Yüksel, Olağanüstü Hal Bölge Valisi Necati Bilican ve Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Necdet Seçkinöz, Genelkurmay İstihbarat Başkanı Korgeneral Çetin Taner ile MGK Genel Sekreter Başyardımcısı Korgeneral Necdet Timur da anık bulundu.

"Bildiride 'laiklik' vurgusu"

Toplantı ondan sonra piyasaya çıkan 4 maddelik MGK bildirisinde ezcümle "Cumhuriyet ve kefaret aleyhtarı yıkmacı ve yarıcı grupların, laik ve anti-laik ayrımı ile demokratik ve içtimai hususiyet devletini güçsüzleştirmeye yeltendiklerinin rüyet edildiği" belirtilerek, "Anayasa ve Cumhuriyet yasalarının uygulanmasından katiyen ödün verilmeyeceği" vurgulandı.

Bildirinin en dikkati çekici ifadeleri ise şunlar oldu:

"Toplantıda özellikle Anayasa ile Mustafa Kemal Atatürk milliyetçiliğine ilişkin demokratik, laik, içtimai hususiyet devleti şekilde belirlenen Türkiye Cumhuriyeti devletine kendince yüzyıl dışı birlikte kılık kıyafet altında mefruşat meydana getirmeye müteveccih kefaret aleyhtarı ameliyat de gözden geçirilmiş; Türkiye Cumhuriyeti'nin varlığını, Mustafa Kemal Atatürk mebde ve inkılapları doğrultusunda, modern uygarlık yolunda, demokratik mekanizma içerisinde ilerlemesini garanti dibine düzlük Anayasa ve Cumhuriyet yasalarının uygulanmasından katiyen ödün verilmemesi gerektiği; Anayasa'nın tanımladığı Cumhuriyet'in demokratik, laik ve içtimai hususiyet talih ilkelerinin metin birlikte biçimde düzenlenmesine olanak sağlayacak güvenlik, hayat ve maşeri barışın ehemmiyet ve evleviyet taşıdığı; Cumhuriyet ve kefaret aleyhtarı yıkmacı ve yarıcı grupların laik ve anti-laik ayrımı ile demokratik ve içtimai hususiyet devletini güçsüzleştirmeye yeltendikleri; Türkiye'de laikliğin hoppadak rejimin değil bire birlikte sürede demokrasinin ve topluluğun huzurunun da teminatı ve birlikte hayat seçimi olduğu; devletin strüktürel özünü meydana getiren içtimai hususiyet devleti ve doğruluk prensipleri anlayışından vazgeçilemeyeceği, yasalarla belli başlı kuralların delik arkası edilerek meydana getirilen yüzyıl dışı uygulamaların da hukukun üstünlüğü ilkesiyle bağdaşmayacağı; Türkiye'nin 1997 yılı ortamında AB'ye mükemmel organ olacak devletler listesine girmeyi rüçhan birlikte gaye alarak sürdürdüğü, hakeza birlikte devirde resmi ve çıplak gurur ve firmaların bu sürece katkıda bulunmasının lazım olduğu, bu sebeple, demokrasimiz kendince kuşkulara kere açacak, Türkiye'nin taşınmazlar dışındaki imajını ve itibarını zedeleyecek değme ayrışık spekülasyona akıbet özgülemek gerektiğini, Türkiye Cumhuriyeti'nin laik, demokratik insanoğlu haklarına saygılı, içtimai birlikte hususiyet devleti yer aldığı yolundaki esas ilkelerinin Anayasamızın ve devletimizin teminatı altında olduğu; rejimin, namına ve istikbaline müteveccih tartışmaların, ortamında bulunduğumuz ortamda Türkiye'ye yarardan aşırı dokunca verdiği; açıklayan bu esaslar bilakis davranışların, toplumumuzda hayat ve itimatı nakzen toy gerginliklere ve yaptırımlara bozukluk olabileceği değerlendirilmiş, bu mevzularda alınacak ve katılması müstelzim tedbirlerin Bakanlar Kuruluna bildirilmesine değişmeyen verilmiştir."

"Erbakan kararları imzalamadı"

MGK bildirisinin yayımlanmasının ardından, 1 Mart 1997'de askerlerin MGK toplantısına getirerek, hükümetten yapılmasını istediği 20 konu ortaya çıktı. Bu taleplerin arasında, "Temel eğitimin 8 yıla çıkması, mortocu dil cambazı okullarının manzume okullarına dönüştürülmesi, irticai faaliyetlere karıştıkları düşüncesince TSK'daki görevlerine akıbet sunulan askerlerin belediyelerde istihdam edilmesinin önüne geçilmesi" de vardı.

Erbakan, bu 20 maddedeki bazısı ifadeleri bildirme etmeyerek, kararları imzalamadı. 3 Mart'ta DYP'nin bazısı önde mevrut isimleri, hükümetten çekme çağrısında bulundu.

Çiller, Başbakanlık'ta birlikte araya geldiği Erbakan'ı "MGK kararlarını imzalaması" dair iknaya çalıştı.

Bu süreçte birlikte matbuat toplantısı düzenleyen Erbakan, toy hükümet arayışlarına reaksiyon göstererek, "Hükümet TBMM'de kurulur, MGK'da kurulmaz" ifadelerini kullandı.

Bazı çıplak maşer kuruluşları da izahat yaparak, MGK kararlarına mükemmel dayanak verdiklerini anlatım etti.

"MGK kararları kere ayrımını hızlandırdı"

Çiller, Erbakan'dan Temmuz 1997'de Başbakanlık vazifesini namına devretmesini istedi. Bu hevesi reddeden Erbakan, 5 Mart 1997'de MGK kararlarını imzaladı. Çiller, Başkanlık Divanı toplantısında MGK kararları ve uygulanması dair TBMM'de umumi musahabe açılması düşüncesince Erbakan ile anlaştıklarını, umumi musahabe önergesini hafta başlangıcında Meclise sunacaklarını açıkladı. Ancak maada partilerin kaba reaksiyon göstermesi üstüne bu makale uygulanamadı.

Cumhurbaşkanı Demirel, MGK'nın anayasal ve kendine başmaklık birlikte yapılış bulunduğunu vurgulayarak, "MGK kararlarının uygulanmaması gibi devletin yürümeyeceğini, uygulamayanların mesul olacağını" kaydetti.

Bunun üstüne Erbakan, MGK kararları düşüncesince RP'li bakanlar Fehim Adak ve Şevket Kazan ile DYP'li Nevzat Ercan'dan oluşan birlikte "uygulama komitesi" kurdu.

Bundan ahir süreçte, ilkin 8 salname akıcı yetişek iktisap etmek kıl payı MGK kararlarının uygulanmasında ortaya çıkan tartışmalar, DYP ve RP arasındaki kere ayrımını hızlandırdı.

"Demirel, intihap şeklini gösterdi"

Başbakan Yardımcısı Çiller, DYP Grup Toplantısı'nda meydana getirdiği konuşmada, MGK kararlarına direnilmemesini istedi. Bundan sonraları DYP'de "hükümetten çekilelim" sesleri yükselmeye başladı.

Anayasa Mahkemesinin yapılış sene dönümünde mütekellim Cumhurbaşkanı Demirel, "Kimse laik Cumhuriyet'e seçenek aramaya kalkışmasın" ifadelerini kullandı. Demirel, 22 Nisan'daki birlikte ayrıksı konuşmasında ise Türkiye'nin ortamında bulunmuş yer aldığı krizden depar belgesi şeklini "seçim" şekilde gösterdi.

MGK, 26 Nisan'da toplandı ve 28 Şubat'ta tahsil edilen kararların ne derece uygulandığını belirleyebilmek düşüncesince "İzleme Komitesi" kurulmasını kararlaştırdı. Bu komite, değme ay MGK'ya birlikte de sesletim sunacaktı.

Dönemin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Vural Savaş, 21 Mayıs 1997'de "Anayasa'nın laiklik ilkesine karşıt eylemlerin odağı biçimine geldiği açıklıkla anlaşıldığı" gerekçesiyle, RP'nin sonsuz kapatılması istemiyle sorun açtı.

"Erbakan, hükümetin istifasını sundu"

Genelkurmay Başkanlığı içerisinde 11 Haziran'da irticaya kendince "Batı Çalışma Grubu" oluşturuldu.

Haziranın 18'inde Başbakan Necmettin Erbakan ile yardımcısı Tansu Çiller, "giderek küsurat maşeri yüklülük zımnında hükümetin kesinlikle bitmeme edeceği" mevzusundaki görüşmelerinde uzlaştılar. Başbakanlığı Çiller devralacak, BBP hükümete girecek ve er intihap yapılacaktı. Bu anlaşmadan sonraları Erbakan bire birlikte güneş hükümetin istifasını Cumhurbaşkanı Demirel'e sundu.

Erbakan, Demirel ile görüşmesinde RP, DYP ve BBP'nin anlaştığını, Bakanlar Kurulu ve hükümet programının anık bulunduğunu bildirdi ve hükümeti ihdas görevinin Çiller'e verilmesini istedi.

Cumhurbaşkanı Demirel devrisi güneş aykırılık önderi Mesut Yılmaz, Bülent Ecevit, Deniz Baykal ve Hüsamettin Cindoruk ile görüştü, peşi sıra da hükümeti ihdas vazifesini ANAP Genel Başkanı Yılmaz'a verdi. Yılmaz'ın görevlendirilmesine RP, DYP ve BBP liderleri reaksiyon göstererek, Demirel'i eleştirdi.

"Yeni hükümet kuruldu"

Demirel başkanlığında 25 Haziran'da gerçekleşen MGK toplantısı, Erbakan'ın katılmış yer aldığı akıbet MGK toplantısı oldu. 30 Haziran'da 55. Cumhuriyet Hükümeti, ANAP Genel Başkanı Mesut Yılmaz'ın başbakanlığında kuruldu.

ANAP-DSP ve DTP ortaklığıyla kurulan hükümette DSP önderi Bülent Ecevit Başbakan Yardımcısı şekilde fariza aldı.

MGK kararlarından en aşırı tartışılan 8 salname akıcı yetişek ile ait kanun tasarısı, 16 Ağustos 1997'de TBMM'de 242'ye kendince 277 oyla bildirme edildi. 8 salname akıcı yetişek uygulaması, 1997-1998 eğitim-öğretim yılının açıldığı 15 Eylül'den itibaren uygulanmaya başlandı.

Bu arada, Anayasa Mahkemesi RP'yi, 16 Ocak 1998'de "demokratik ve laik cumhuriyet ilkelerine karşıt davranarak, devletin ülkesi ve milletiyle ayrılamaz bütünlüğü ve ulus egemenliği ilkelerini çiğnediği ve irticai faaliyetlerin odağı olduğu" sebebi öne sürülerek kapattı. Genel Başkan Necmettin Erbakan ile Şevket Kazan, Ahmet Tekdal, Şevki Yılmaz, Hasan Hüseyin Ceylan, İbrahim Halil Çelik'in milletvekillikleri düşürüldü ve 5 sene siyasa yasağı konuldu.

22 Şubat 1998'de kararın Resmi Gazetede yayımlanmasıyla RP'nin 14 sene devam eden siyasi hayatı sona erdi.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ÇOK OKUNANLAR
KÖŞE YAZARLARI TÜMÜ
ANKET TÜMÜ
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
PUAN DURUMU TÜMÜ
TAKIMOPuanAV.
1Galatasaray3596+64
2Fenerbahçe3590+58
3Trabzonspor3558+13
4Başakşehir FK3555+10
5Beşiktaş3554+6
6Alanyaspor3549+3
7Kasımpaşa3549-6
8Çaykur Rizespor3549-7
9Sivasspor3548-9
10Antalyaspor3545-4
11Adana Demirspor3544+3
12Samsunspor3542-5
13Kayserispor3541-9
14MKE Ankaragücü3539-3
15Fatih Karagümrük3537-2
16Konyaspor3537-14
17Gaziantep FK3535-15
18Hatayspor3534-10
19Pendikspor3533-31
20İstanbulspor3516-42
GÜNÜN KARİKATÜRÜ TÜMÜ
Eski Günler