Sağlık

Sağlık mensupları deprem şokuyla koştukları hastanede günlerdir fariza başında

Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesi çalışanları, Kahramanmaraş merkezli önceki depremden afetzedelerinin yaralarının sarılması düşüncesince aralıksız derin emek yapıyor.

Sağlık mensupları deprem şokuyla koştukları hastanede günlerdir fariza başında
24-02-2023 13:08
Adana

Merkez üssü Pazarcık ilçesi bulunan 7,7 büyüklüğündeki sarsıntıyı Adana'daki birtakımı sağlık mensupları fariza başlangıcında hissederken, kimileri de depreme evlerinde aileleriyle uykuda yakalandı.

Eş ve çocuklarını büyüklerinin yanına yerleştiren çalışanlar, günlerdir hastanelerde yaralıların tedavileri düşüncesince cansiparane çalışıyor.

Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesinde işyar ortopedi asistanı Dr. Fırat Sever, AA muhabirine, o şeb benzeri ve çocuğuyla depremi hissettikten sonraları rahat kalmaya çalıştıklarını söyledi.

Kendilerince tedbir aldıklarını tamlayan Sever, şu halde bitmeme etti:

"Depremde doğrudan yatağın kenarına geçtik ve ondan sonra evi vazgeçme ettik. Artçı depreme merdivende yakalandık, hissetmedik. Arabaya binerek kendimizi şuursuz müşterek halde otobana attık. Geleceğimiz, aklımıza mevrut yegâne arazi hastaneydi. 10 çağ süresince hastaneye geldim. Bir gereksinimleri varmı sanarak doğrudan acilde çalışan arkadaşlarımın yanına gittim. Depremin arkası sıra evvela 40 saatim hastanede geçti. Hızlı müşterek halde hastalar gelmeye başladı. Ortopedi servisi kadrosu yerine örgütlü olduk. Bir kısmımız acile, müşterek kısmımız servis ve ameliyathaneye baktı. Artık günleri ve tarihleri strateji edemiyorum, o günden bu yana aceleci müşterek halde çalışıyoruz."

Hastalarda en aşırı karşılaştıkları durumun ezilmeye ilişkin sendromlar bulunduğunu aktaran Sever, kâffesi sağlık mensubunun ellerinden geleni yaptığını dile getirdi.

"Deprem ne pandemiye ne de gayrı afetlere benziyor"

Hemşire Süleyman Alper Gökçen de depremi hissedince eşiyle evvela çocuklarını güvene almaya çalıştıklarını ve sarsıntının geçmesini beklediklerini belirtti.

Dışarı çıkmaya hazırlanırken dümdar hareket bulunduğunu kaydeden Gökçen, "Sonrasında ayrıksı müşterek hastanede bacı bulunan eşimle görevimizin başına doğmak kıl payı yola çıktık. Çocuklarımızı da yanımıza alarak hastaneye geldik. O günden buyana servislerdeyiz. Çocuklarımızı ailelerimizin yanına gönderdik. Biz günlerdir, vücudumuzun müsaade verdiği denli burada hastalarımıza bakmaya bitmeme ediyoruz, görevimizin başındayız." sanarak konuştu.

Depremzedelere asistan bulunduğu düşüncesince bahtiyar bulunduğunu vurgulayan Gökçen, ellerinden geldiğince menfaatlerini ruh bilimsel yerine metin tutmaya çalıştıklarını anlattı.

"Deprem ne pandemiye ne de gayrı afetlere benziyor." diyen Gökçen, "Çünkü çocuk, yaşlı, dinç dinlemiyor. Çocukların cerrahi müdahale evveliyat hazırlıkları ve sonrasındaki bakımlarında aşırı zorlandık. Duygusal yerine zorlandık, iş yerine değil. 2 bebek babası birisi yerine dallar bizim alıngan noktamız oldu. Hem çocuklardan ırak iktisap etmek bununla beraber onları düşündüğüm düşüncesince zorlandım." ifadesini kullandı.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER